Ömer ALPDOĞAN
Adana’nın simge adlarından Orhan Kemal’in İstanbul Fatih Cibali’de on iki yıl yaşadığı ev, son sahipleri tarafından on iki milyon TL bedelle satışa çıkarılmış.,
1951 yılında Adana’dan İstanbul’a göç eden Orhan Kemal ve ailesi 1954’ten 1966’ya kadar bu evde yaşadı. İstanbul’un bu yoksul semtini ve insanlarını pek çok romanında anlattı.
Oğlu Işık Öğütçü, Orhan Kemal’in, Cibali’nin dokusunu anlattığı “Suçlu”, “Sokakların Çocuğu”, “Müfettişler Müfettişi”, “Üçkağıtçı”, “Evlerden Biri” gibi eserleri de bu evde kaleme aldığını belirtiyor.
Öğütçü, binanın müze için küçük olduğunu ancak Orhan Kemal adına bir kütüphane ve çocukların yararlanabileceği bir yazı evi yapılabileceğini belirtiyor.
İstanbul Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi zaman zaman bu yönde girişimlerde bulunsa da hep sonuçsuz kalmış. Orhan Kemal’in o evde yaşadığını hatırlatan tek şey, sık sık kopartılıp atılan plaketler dışında adının verildiği sokak tabelası kalmış.
Öğütçü, konu hakkında yetkililerin üzerine düşenler hakkında, Kültür Bakanlığı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Fatih Belediyesi veya İstanbul Valiliği’nin önayak olarak mekânı korunması ve bir kültürel miras olarak değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
Adana Büyükşehir Belediyesi’nin mevzuat gereği İstanbul’daki eve kamulaştırma şansının olmadığını da Büyükşehir Belediyesi’nin açıklamasından öğrendik.
O zaman, Adana’dan kazananlarların, Orhan Kemal’in evini satın alıp Adana Büyükşehir Belediyesi’ne ya da ABB Altın Koza A.Ş.’ye bağış yapamazlar mı.
Fetullah Gülen’in Banka Asya’sına odaların milyonlarca liralarını yatıran anlı şanlı oda başkan ve yöneticileri on milyon lira verip Orhan Kemal’in yaşadığı evi alamazlar mı?..
Bank Asya’da uçup giden paraların zekatı bile olamayacak bu parayı rahatlıkla temin edip evi satın alabilirler ve Adana Büyükşehir Belediyesi ya da Altın Koza A.Ş. eliyle İstanbul’da bir Orhan Kemal Evi hizmete açılabilmesi hiç de zor değil..
Onun için diyoruz; haydi oda başkanları pamuk eller cebe.
Haydi devletin teşvikleriyle ceplerinden bir kuruş harcamadan devasa fabrikaların sahipleri olan, ortada kıvançla gezinen sanayiciler pamuk eller cebe..
Adana’ya bir faydanız dokunsun..
Hep Adana’dan almayın, bir kez de Adana için harcayın..
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na çağrı
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan himayelerinde sıfır atık projesi yıllardır sürüyor..
Bakanlıklar, kamu kurumları, AK Partili belediyeler her fırsatta sıfır atık diye bir çok etkinlik düzenliyor..,
İktidar yakın üç harfli zincir marketler, plastik poşetlerinin üstüne “sıfır atık” yazıyorlar..
Acun Ilıcalı’nın kanalı, yemek yarışmasında haftada en az bir kez sıfır atık kapsamında yemek yaptırıyor..
Ancak, gel gelelim, tüm bu çabalar boşa oluyor..
Çöp kutuları, çöp konteynerleri sıfır atık kampanyalarına inat yemek ve gıda artıkları ile dolu..
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na buradan açık çağrı yapıyorum..
Çevreden sorumlu kurum olarak havanda su dövmeyi bırakın, sıfır atık projesinin gerçekleştirmek için gerçekten bir adım atın..
Örneğin her eve, ev tipi kompost makinesi dağıtın..
İnsanların çöplerini konteynerle atması yerine kompost yapıp, çiçek, biber, mantar, domates gibi ürünler yetiştirmeleri için teşvik edin..,
Kompost makinelerine harcayacağınız para, inanın düzenlediğiniz ama hiçbir yararı olmayan etkinlikler harcanan paranın yanında devede kulak kalır..
News
