OLAYNET- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, uluslararası markalaşma potansiyeli olan şirketlerin desteklendiği, ayrıca 2006-2020 yılları arasında 277 firmaya 3,4 milyar TL destek ödemesi yapılan Turguality Programıyla ilgili olarak kafalarda oluşan soru işaretlerini, Ticaret Bakanlığına yönelttiği yazılı soru önergesiyle yeniden Meclis gündemine taşıdı.
İki yıl önce aynı konuyla ilgili dönemin Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan’a yazılı soru önergesi veren CHP’li Gürer, bu kez de mevcut Ticaret Bakanı Mehmet Muş’a, benzer konulardan oluşan yeni bir soru önergesi daha yöneltti. Her iki bakanda, yabancılara satılan firmalara yapılan maddi desteklerle ilgili somut açıklama yapamadı.
CHP Milletvekili Gürer, Ticaret Bakanı Mehmet Muş tarafından yanıtlanması istemiyle verdiği yazılı soru önergesinde şu soruları yöneltti:
“Turquality başladığından beri kaç Türk firmasına ne kadar markalaşma desteği verilmiştir?
Bu desteklerden yararlanan firma sayısı kaçtır?
Bu yolla dünya markasına dönüşen markalarımız hangileridir?
Turquality için destek alan TÜRK firma daha sonra yabancı ülke firmalarına satılması durumunda marka desteği verilmeye devam edilmekte midir?
Bu yönlü yabancı uyruklu ortak ya da tümünün satışı ile el değiştirip destek almaya devam eden ve Türk firması olmaktan çıktığı halde marka desteği alan firma sayısı kaçtır?
Bu firmalara ne kadar destek ödemesi yapılmıştır?
Hangi ülke uyruğunda olan kişiler tarafından bu markalaşma sürecinde destek alınan şirket, firma vardır?
Türk firmalar tarafından yabancı uyruklu kişilere firmalara şirketlere satılan firmaların markalarına Türk markası olmadığı halde desteklerin sürmesi nedendir?
Turguality desteğinden 2020 ve 2021 yılında kaç şirket, firma yararlanmıştır?
Toplamda halen devam edebilen destek almış marka sayısı kaçtır?”
TURQUALİTY’NİN AMACI…
CHP Milletvekili Gürer’in önergesini yanıtlayan Ticaret Bakanı Mehmet Muş, Turqualitiy’nin uluslararası markalaşma potansiyeli olan şirketlerimizin, üretimlerinden pazarlamalarına, satışlarından satış sonrası hizmetlerine kadar bütün süreçleri kapsayacak şekilde yönetsel bilgi birikimi, kurumsallaşma ve gelişimlerini sağlayarak uluslararası pazarlarda kendi markalarıyla global bir oyuncu olabilmeleri ve söz konusu markalar aracılığıyla olumlu Türk malı imajının oluşturulması ve yerleştirilmesi amacıyla oluşturulmuş ilk ve tek marka destek programı olduğunu söyledi.
Markaların Turquality Programı kapsamına alınmasına, detaylı bir inceleme sürecini müteakip karar verildiğini anlatan Bakan Muş, programa dahil olmak isteyen şirketlerin son üç yıllık ortalama ihracat tutarının 3 milyon doların üzerinde olması ve şirketin markasına ilişkin yurt dışı marka tescilinin Madrid Uluslararası Marka Tescil Protokolüne taraf olan ülkelerden en az birinde gerçekleşmiş olması gerektiğini belirtti.
“Türk Ürünlerinin Yurtdışında Markalaşması, Türk Malı İmajının Yerleştirilmesi ve Turquality’nin Desteklenmesi Hakkında Tebliğ” kapsamında 2020 yılında 17 firmaya Marka, 4 firma Turquality, 2021 yılında ise 26 firma Marka, 11 firma da Turquality Programları kapsamına alındığını açıklayan Bakan Muş, “ Halihazırda 184 firma 195 markasıyla Marka Programı, 124 firma 128 markasıyla Turquality Programı çerçevesinde desteklenmekte olup söz konusu tebliğ kapsamında toplamda 306 firma 323 markası ile desteklenmektedir” dedi.
Hizmet sektörlerine yönelik olarak uygulanan Turquality Programı kapsamında toplam 63 firmanın yer alığını ifade eden Bakan Muş, “ 2020 yılında 9 marka, 2021 yılında ise 14 marka Turqualitiy Programı kapsamına alınmıştır. Ayrıca, Türk Ticaret Kanunu’na göre kurulmuş firmalardan gerekli kriterleri taşıyanlar Turquality Programı destek kapsamına girebilmektedir. Turquality Programı kapsamında yabancı firmaların üzerine tescilli bulunan yabancı markaların desteklenmesi ve buralara kaynak aktarımı ise söz konusu değildir” diye konuştu.
CHP’Lİ GÜRER PEKCAN’A DA SORMUŞTU
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, 2 yıl öncede dönemin Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan’a aynı konuyla ilgili sorular yöneltmişti. Gürer marka oyunu ile yabancılara satılan şirketlere dolaylı yoldan destek sağlanmasına karşı çıkmış ve bakana sorular yöneltmişti.
Dönemin Bakanı Pekcan, devlet destekli markalaşma programı olan Turquality’den bugüne kadar 277 firmaya 3.4 milyar TL destek ödemesi yapıldığını açıkladı.
DESTEKLENEN 15 ŞİRKETİN BÜYÜK ORTAĞI YABANCI
Markalaşma potansiyeli olan firmaların, kurumsal, finansal ve operasyonel anlamda desteklendiği Turquality Programındaki 15 şirketin büyük ortağının yabancı olduğunu belirten Pekcan, CHP Milletvekili Gürer’in “bu firmalara ne kadar devlet desteği sağlandı” şeklindeki sorusuna yanıt vermemişti. Ruhsar Pekcan, soruyu yanıtlamama gerekçesi olarak büyük ortağı yabancı şirketler olan firmalara sağlanan devlet desteğinin firmaya özel gizli nitelikte olmasını gerekçe göstermişti.
2006-2019 döneminde toplam 3,4 milyar TL destek ödemesi yapıldığını kaydeden Ruhsat Pekcan, desteklenen Türk şirketlerinin 15’nin hâkim ortağının (en az yüzde 51) yabancı olduğunu ifade etmişti.
SAYIŞTAY’IN RAPORU
Turqualitiy desteğinden faydalanan Türkçe isimli yabancı markaların aldığı destek Sayıştay raporlarına da yansımıştı.
Turquality sisteminin, devlet destekli bir markalaşma programı olduğuna değinilen Sayıştay raporunda, yabancılara satılan Türk firmaları ya da Türkiye’de faaliyetlerini sürdüren yabancı firmalara markalaşma desteğinin verilmesinin bu konuyla ilgili tebliğ ve programlarının amacının dışında bir uygulama olduğuna dikkat çekiliyor.
Raporda ayrıca, “Yabancı şirketlere satılan ve sayısı her geçen gün artan Türk markalarına anılan Tebliğ kapsamında sağlanan desteklerin devam ettirilmesinin mümkün olmadığı yönündeki değerlendirmemiz devam etmektedir” ifadelerine yer veriliyor.
SAYISAL VERİLER NEDEN AÇIKLANAMIYOR?
Önerge sahibi CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer ise yaptığı açıklamada yabancı firmalara verilen markalaşma desteğiyle ilgili sayısal verilerin açıklanmamasının düşündürücü olduğunu kaydetti.
BAKANLARIN YANIT VEREMEDİĞİ SORU
Hem 2020 yılında dönemin Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan’a hem de günümüzde mevcut Ticaret Bakanı Mehmet Muş’a, yabancı firmalara satılan Türk marklarına markalaşma desteği verilip verilmediğini, veriliyor ise bugüne kadar verilen destek miktarının ne kadar olduğunu sorduğunu aktaran Gürer, ancak her iki bakanın da bu soruya net bir cevap veremediğini belirtti.
Marka desteğinin Türk markası imajını güçlendirmek için sağlanan bir teşvik olduğunu söyleyen CHP Milletvekili Gürer, “Bu desteği şirketi satın alan yabancı şirkete sağlamak, satılan markanın maliyetini ucuza getirmekten başka bir anlam ifade etmez. Ülkemizin varlıklarının bu şekilde çarçur edilmesi doğru değildir” diye konuştu.
Bu tür soru işaretlerinin ortadan kaldırılması için marka desteği sağlanan kuruluşların şirketi belli bir süre satmayacağını taahhüt etmesi gerektiğini söyleyen CHP Milletvekili Gürer, “Markalaşma desteği al, sonra yabancıya sat; bunun adı marka yaratma değil, şirket satışında devlet eliyle satın alan yabancı şirkete dolaylı kaynak aktarımıdır. Bu aynı zamanda yerli şirketlerin mağdur edilmesi anlamına gelir” şeklinde konuştu.
PİS KOKULAR…
Yabancılara satılan firmaların markalaşma desteği almayı sürdürmesinin kabul edilemez olduğunu belirten Gürer, “Buradan pis kokular geliyor. ancak bakanlar şeffaf bilgi vermekten kaçınıyor. Yabancıya satılan şirketlere ne kadar marka desteği ile kaynak aktarıldı? Bu şirketleri kimler satın aldı. Neden Bakanlar bu sorulara yanıt veremiyor? Bu konuda ilgili kuruluşların mutlaka acıkmaya yapması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
YAZARLAR
5 saat önceEKONOMİ
1 gün önceYAZARLAR
1 gün önceYAZARLAR
1 gün önceYAZARLAR
1 gün önceYAZARLAR
2 gün önceYAZARLAR
2 gün önce