18 Mart 2025 tarihli diploma iptali ve 19 Mart 2025 tarihli İmamoğlu gözaltı alınmasıyla başlayan gençlik harekâtı; CHP önderliğiyle anlamlı mücadeleye döndü. Türkiye genelinde CHP il örgütlerinin öncülüğünde Türkiye’nin tüm bölgelerine yayıldı. CHP yönetimi tarafından yapılan açıklamalara göre kesintisiz mitinglerle başlatılan mücadele devam edecek. Mitinglerin iki amaca dönük yapılacağı ifade ediliyor. Hükümetin keyfi biçimde yaptığı uygulamaların önüne set çekmek ve erken seçime gidilmesini sağlamak. Ancak bu hedefler CHP adına resmi biçimde açıklanmadı. Kamuoyunda yaygın ifadelerde belirtilmektedir. Her siyasi parti kendine kısa, orta ve uzun vadeli hedefler koyar. Koyduğu hedefe gitmek adına politikalar üretir. Söylemini eylemle birleştirir. Başarıya ulaşması halkla kurduğu ilişkiye, bağa ve örgütlü konumuna endekslidir. İstanbul’da yaklaşık 10 gündür süren protesto gösterisi ve Saraçhane toplantıları; CHP’nin örgütlü ve kontrolü altında yapılan eylemler mi? Bu sorunun yanıtına göre sonuçlar çıkartarak, CHP genel merkezi yeni çalışma başlatmalıdır. Çalışmalar mitingler yapılırken devam etmeli. CHP dikey ve yatay örgütlenmedeki eksik ve yanlışlarını hızla gidermelidir. Ekrem İmamoğlu CHP için önemli aktördür. Ona yapılan tüm hukuksuz, adaletsiz ve keyfi uygulamalara karşı mücadele sürdürmeli. Türkiye’de Ekrem İmamoğlu durumunda olan yüzlerce kişi var. Son on günde protesto eden gençler başta olmak üzere çok kişi göz altına alındı ve tutuklandı.
CHP’nin misyonu kişileri fetişleştiren mücadeleyle birlikte halkın aş, iş, adalet, alım gücünün bitişine karşı çözümcü dille halkın mücadelesini vermektir. CHP’nin hedefinde tarlada üretim yapan köylü, sendikal örgütlenmesi elinden alınmış işçi, yoksulluğun kokusunu yansıtan varoşlar, özerk ve katılımcı yönetimini kaybetmiş üniversiteler, milli eğitim politikası, insanı odağına yerleştirecek sağlık, ekonomik ve terör kaynaklı göçlerin ortadan kaldırılması ve Tam bağımsız Türkiye! Olmalıdır.
31 Mart 2024 yerel seçim sonuçları sonrası dış ve iç konjonktürün yönlendiricileri CHP’ni denetim altına almak adına kesintisiz doğru yanlış saldırı sağanağına tuttular. İmamoğlu tutuklandı. Ama saldırı devam ediyor. Bir yanda İmamoğlu başta olmak üzere İstanbul’da yuttuklarını sindirmeye çalışırken, basın güçleriyle mesnetsiz iddialarla yapılan hukuksuzluğu bir kalıba yerleştirme gayretindeler. İstanbul darbesi tartışılmadan CHP içinde bütünlüğü zedeleyen değerlendirme ve söylemlerin ardı arkası kesilmiyor. Şu anda eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu saldırının merkezinde. Özellikle CHP taraftarı gözüken televizyonlar ve program yapanlar kurulan tuzağa düşerek, CHP içindeki farklılıkları birbirine düşmanlaştırıyor. CHP adına bu programa katılanlar bıyık altı gülüşlerle bunlara çanak tutuyor. Unutulan şey hedef CHP yönetim iktidarı değil Türkiye devleti yönetimidir. T.C. Devletini yönetme gücünü elde etmektir! O güç CHP dünyasında yer alan düşüncesi ve hedefi ne olursa olsun Partinin hedefine kucak açanların birlik ve bütünlüğüyle elde edilir! Bu görev sayın Özgür Özel’indir.
Dün Ekrem İmamoğlu’nu İBB yapan, Sayın Özgür Özel’i genel başkanlığa taşıyan sürecin önünü açan Kemal Kılıçdaroğlu’dur. Hatalarıyla, yanlışlarıyla ve bildiği kadarıyla Deniz Baykal sonrası 13 yıl CHP genel başkanı olan kişi kurulan tuzağın özüne oturmaz, hiç kimsede oturtamaz.
CHP iç ve dış konjonktür yönlendiricilerin kurduğu oyuna alet olmadan kuruluşundaki 6 OK çizgisini evrensel hukukla geliştiren milli hedefi olan mücadeleye yönelmelidir. Unutmasınlar! Dün Kemal Kılıçdaroğlu’nu övenler bugün kendilerini övüyor, Kılıçdaroğlu ve arkadaşlarına küfrediyor. Kurulan tuzağa olağanüstü dönmeden geçerken sesiz kalarak Kemal Kılıçdaroğlu ve yakın arkadaşlarının fısıltı söylemleri de fırsat veriyor. Su katılmamış solcu, yurtsever, devrimci ve CHP’li mücadelesini mertçe ve göğüs göğse verir. Düşmanın merdini sever. Olağan üstü dönemin gereği olarak tüm CHP önderleri her yerde birlik, bütünlük ve omuz omuza olma çağrısı yaparak; yumruğu oluşturan parmaklar gibi birbirine kenetlenmelidir. Geçmişine ve geçmişin değerlerine sahip çıkmayanın geleceği olmaz. Çünkü kendisi yarın geçmiş olacak!
Sayın Özgür Özel ve İl başkanlarına bir çağrımız var! Protesto süresinde ve bundan sonraki süreçlerde CHP önderliğinde aktive olan gençlere, kişilere hukuk desteği acilen sağlanmalı ve tutuklu olan her bireyin ailesiyle iletişim sağlanmalıdır. Onlar şunu bilmeli. Kimsesizlerin kimsesi CHP’dir!