DEM Parti için papatya falı

DEM Parti için papatya falı

ABONE OL
1 Mart 2024 17:33
DEM Parti için papatya falı
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Ömer ALPDOĞAN

Aday listelerini kesinleşmesine iki gün kala DEM Parti’nin seçimlerde izleyeceği yol konusunda kamuoyunda hala bir netlik yok..

CHP’liler ve DEM Parti’ye yakın bazı kesimlerde, DEM Parti’nin son anda adaylarının çekeceği beklentisi devam ediyor..

Hatta düne göre arttığı gözleniyor..

Hani, halkımızın bu tür belirsizlik durumları nitelemek için kullandığı papatya falı açmak deyimi var ya, durum tam da öyle..

Neredeyse, seçmenler olarak DEM Parti adayını çekecek/ çekmeyecek diye papatya falı açacağız..

Önceki gün ve dün DEM Parti geleneğindeki partilere oy verdiklerinin bildiğim bazı dostlarla görüştüm..

Hemen hepsinde, DEM Parti’nin adaylarını çekeceği yönünde bir kanı oluştuğunu gördüm..

Halbuki, daha bir kaç önce, DEM Parti’nin kendi adaylarıyla seçime gireceğini kesin olarak söylüyorlardı..

İnsanlara DEM Parti’nin seçim stratejiyle ilgili görüşlerini değiştirtecek ne tür gelişmeler olduğunu bilmiyorum ama, DEM Parti’nin 3 Mart’ta adayları çekeceğini düşünenlerin sayısı bir hayli artmış durumda..

Böyle bir durumda, örneğin DEM Parti’nin Adana Büyükşehir Belediye Eş Başkan Adayı Mahfuz Güleryüz, Barbaros Mahallesinde aday tanıtım ve seçim bürosu açılışında söylediği “üçüncü yolun sadece Adana’nın değil Türkiye’nin umudu olduğu” yolundaki sözlerini, “Diyorlar ki DEM Parti kime kazandıracak, kime kaybettirecek? Bu meydandan seslenelim. Hepinize kaybettireceğiz. Kazanmaya geldik kazanmaya… Susmayan, boyun eğmeyen, diz çökmeyen bu irade elbette kazanacak.. Dolayısıyla tekrar tekrar vurguluyorum. Biz hepinize kaybettireceğiz. Hepiniz bu sefer kaybedeceksiniz. Bu halk kazanacak. Adanalılar kazanacak. Seyhanlılar kazanacak. Türkiye halkları kazanacak” ifadelerinden geri dönüşü nasıl açıklayacak..

DEM Parti açısından iki ucu pis bir değnek..

Aşağısı sakal, yukarısı bıyık..

Seçime kendi adaylarıyla katılsa, CHP’nin ağır saldırılarına uğrayacak..

Adaylarını çekse, seçmen nezdinde güven kaybına uğrayacak…

 

MHP’lilerin not alması gerekiyor!

Adana’da MHP ciddi bir algı operasyonuyla karşı karşıya..

Kentte en fazla afiş İyi Parti Adayı Ayyüce Taş’a ait..

Üstelik bu afişlerden bir kısmında MHP’nin merhum Başbuğu Alparslan Türkeş’in fotoğraflarına yer verilerek, İyi Parti’nin 55 yıl önce Adana’dan kurulduğu algısı da yaratılmaya çalışılıyor..

Ülkü Ocağı’nın yanına devasa afişler asılıyor..

Ayyüce Taş’ın algı operasyonu afişlerinin sponsorunun kim olduğu kamuoyunda merak ediliyor..

Genel ağırlık, İyi Parti Adana Milletvekili, Ayyüce Taş gibi Amerikan gelip vekil olan Bilal Bilici ve ailesinin karşıladığı yolunda..

MHP’nin Adana’daki algı operasyonunun arkasında kimlerin olduğu belirleyip bir yere not etmeli..

Malum, yarın o kişilerin hemen hepsi MHP’nin kapısını çalıp bir yerlere aday olmak, birilerini aday göstermek ve kamudaki işlerinin bakanlıklar düzeyindeki çözümü için destek isteyecekler..

O zaman, bugün yaptıklarıyla ilgili notlar önlerine konur ve haydi başka kapıya denir..

MHP’li dostlar bu önerimi yabana atmasınlar..

Bugün Adana’da MHP’yi çökertmeye çalışan bazı kişilerin geçmişte işleri olsun diye ya da büyükşehir belediye başkan adayı olmak için Pozantılara kadar Devlet Bahçeli’ye yemek yemek çay içmek için yollara düştüklerine hep birlikte tanık olmuştuk..

Bir daha aynı şekilde davranmaları, ancak bugün alınacak notlarla önlenecektir…

 

Kaçak içki- sahte içki

Son günlerde sık sık sahte içki haberleri okuyoruz..

Güvenlik güçleri tarafından yüzlerce litre içki yakalandığı haberleri ajanslardan servis ediliyor..

Bu haberlerin tamamında “sahte içki” yakalandığı belirtiliyor..

Haberlerin fotoğraflarına bakınca farklı bir şey görünüyor..

Yakalananların sahte değil, “kaçak içki” olduğu anlaşılıyor..

Sahte içki ve kaçak içki kavramları çok farklı kavramlar..

Birisi adı üstünde sahte içki..

Yani etil alkolden yapılmayan ancak etil alkolden yapılmış gibi gösterilen içki…

Kaçak içki ise içki üretim prosesine göre başta yaş üzüm olmak üzere meyvelerden üretilen gerçek ama izinsiz yani kaçak üretilmiş içki..

Çeşitli amaçlarla üretilmiş sentetik alkollerin, içine bazı aromalar eklenerek içki yapılması sahte içki üretimidir..

Yaş üzümü sıkıp mayşe hazırlayarak, bu mayşeye fermantasyon yaptırarak alkole çevirmek, ardından damıtma işlemiyle yüksek alkollü etil alkol elde etmek ve bu etil alkolü anasonla yeniden damıtla yaparak içki elde etmek ise izinsiz üretildiği için yasalar karşısında kaçak içki olmaktadır..

Gazeteci arkadaşlarımızın haber yaparken bu önemli ayrıntıyı akılda tutmalarında doğru haber yapmak, kamuoyunu doğru bilgilendirmek için büyük yararı vardır…

 

20 numaralı kutu!

Doktorun biri  yeni bir muayenehane açmış…

Kapıya yazmış:

– “Vizite ücreti 5000 TL. İyileştiremediğimiz hastaya beş mislini geri veriyoruz !…”

Vizite pahalı ama,  doktor gerçekten iyi doktor…

Her gelen hasta iyileşip gidiyor…

Doktorun ünü her geçen gün artıyormuş…

Uyanığın biri doktora gidecek, iyileşmeyecek ve

beş misli parayı geri alacak ya, kapıyı çalmış:

UYANIK HASTA;

– “Doktor..!

Ağzımın tadı hiç yok… Öyle kötüyüm ki,

hiçbir şeyin tadını alamıyorum!…”

Doktor, adama şöyle bir bakmış, hemşireye seslenmiş:

– “Hemşire hanım!  20  numaralı kutuyu getirin”

Hemşire uyanık hastaya uzatmış kutuyu, bir kaşık içindekinden yemiş ve anında tükürmüş…

UYANIK HASTA;

“Ama bu b.k!!!!!”

DOKTOR sakin;

– “Evet..! İyileştiniz. Tat alıyorsunuz artık…”

UYANIK HASTA  parayı ödemiş sinirleri tepesinde gitmiş…

Aradan birkaç ay geçmiş. Uyanık hasta büyük bir hırsla yeniden kapısına dayanmış doktorun:

– “Doktor bey, bende hafıza kaybı başladı… Her şeyi unutuyorum…!”

Doktor, adama şöyle bir bakmış, yine hemşireye dönmüş:

– “Kızım, 20  numaralı kutuyu getirir misin?” demiş.

Uyanık hasta hemen itiraz etmiş:

– “Ama, o kutuda b.k var!..”

DOKTOR;

“Doğru! Bakın, hafızanız da yerine geldi!..”

Uyanık hasta ağlamaklı, hırsla ödemiş parayı çıkmış dışarı…

Kurmuş da kurmuş intikam planlarını…

Birkaç ay sonra… Bizim uyanık hasta yine doktorun yolunu tutmuş:

– “Doktor! Bende iktidarsızlık başladı… Durumum kötü, hiçbir şey yapamıyorum…”

Doktor, adamı gözüyle şöyle bir inceleyip;

– “Hemşire hanım, 20. numaralı

kutuyu getirir misin?” diye seslenince:

Bizim uyanık hasta tüm hırsıyla:

– “S…cem, seni de 20  Numaralı kutunu da!..” diye bağırmış.

Doktor gayet sakin;

– “Geçmiş olsun! Bakın artık yapabiliyorsunuz..!!..”

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP