Vefa ve vefasızlık aynı sahadaydı

Vefa ve vefasızlık aynı sahadaydı

ABONE OL
5 Aralık 2023 14:43
Vefa ve vefasızlık aynı sahadaydı
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Ömer ALPDOĞAN

Cuma günü, Adanaspor – Çorumspor maçını farklı bir gözle izledim..

Maçı benim için farklı kılan saha mücadele eden yirmi iki futbolcudan biri olan Çorumspor kalecisi Hasan Hüseyin Akınay idi.

Maç boyunca Hasan Hüseyin Akınay’ın hareketlerinin dikkatle gözledim..

Diyeceksiniz ki, Adanaspor – Çorumspor maçını farklı gözle izleten olgu neydi, neden yirmi iki futbolcudan Hasan Hüseyin Akınay’a dikkatler takip ettin?..

Hemen söyleyeyim..

Maç sadece Adanaspor ile Çorumspor’u karşı karşıya getiren bir maç değildi; aynı zamanda vefa ve vefasızlığı da aynı sahada buluşturan bir maçtı..

Farkı buradan geliyordu..

Bilmeyenler için anımsatayım..

Cuma günü Çorumspor kalesinin koruyan ve gol yemeden maçı tamamlayan Hasan Hüseyin Akınay, daha önce Adanaspor’un kalecisiydi..

Adanaspor 2022 – 2023 sezonunda kalesinin teslim etmek üzere Çorumspor’dan Hasan Hüseyin Akınay’ı 26 Haziran 2022 tarihinde imzalanan sözleşmeyle kadrosuna katmıştı..

Tam on yedi maç Adanaspor ilk on birde sahaya çıkarak Turuncu Beyazlı ekibin kalesinin korudu.. Bu arada, bir maçta ayağı kırıldı..

Tam da o gün, ayağının kırıldığı gün bir de çocuğu oldu..

Hasan Hüseyin Akınay bir yandan tedavisiyle uğraşır, bir yandan yeni doğan çocuğun sevincini yaşarken Adanaspor, Hasan Hüseyin Akınay’ı sözleşmesini 30 Ocak 2023 tarihinde feshetti..

Gerçi Adanaspor’da yapılan açıklamada “karşılıklı anlaşarak” denmişti ama, ortada takımı için ayağı kırılmış bir futbolcu vardı..

Sözleşmenin feshiyle Hasan Hüseyin Akınay kırık ayak ve yeni doğmuş bebekle ortada kalmıştı..

İşte bu aşamada, Çorumspor Başkanı Oğuzhan Yalçın, büyük bir vefa örneği göstererek, eski kalecisi Hasan Hüseyin Akınay’a sahip çıkmış, tedavi masraflarının üstlendiği gibi, bir sure sahalardan uzak kalan eski futbolcusunun bonservisini Adanaspor’dan almıştı..

Hasan Hüseyin Akınay’ın tedavisi de Çorum’da devam etmişti..

Büyük vefa örneği o tarihlerde, gazetelerde geniş yer bulmuştu..

Çorum Haber Gazetesi de, Hüseyin Aşkın imzalı haberinde, Çorumspor ve Oğuzhan Yalçın’ın vefasını “Vefa artık sadece semt değil Çorum FK’nın da göbek adı” başlıklı haberinde ayrıntılı olarak okurlarına aktarmıştı:

“Sezon başında 1.Lig ekibi Adanaspor’a transfer olan kaleci Hasan Hüseyin Akınay, yeniden Çorum FK forması giyecek. Başkan Oğuzhan Yalçın, yaşadığı sakatlık sonrası adeta kaderine terk edilen deneyimli file bekçisini bonservisi ile alırken, tedavisini de yine Çorum FK yaptıracak.

Çorum FK, eski kalecilerinden Hasan Hüseyin Akınay ile yeniden anlaşırken, Başkan Oğuzhan Yalçın, vefa anlamında örnek bir davranışa daha imza atarak bir kez daha gönülleri fethetti.
Çorum FK’da geçirdiği 2 sezonun ardından, sezon başında 1.Lig ekibi Adanaspor’a transfer olan Hasan Hüseyin Akınay, turuncu-beyazlı formayla 17 resmi maça çıktı ve 1.461 dakika süre aldı. Ayak bileği kırıldığı için yaklaşık 2 aydır takımdan ayrı olan Hasan Hüseyin Akınay’ın, kulübü tarafından adeta kaderine terk edildiği belirtilirken, zor günler geçirdiği kaydedildi.

Ayak bileğinin kırıldığı gün bir de çocuğu dünyaya gelen Hasan Hüseyin Akınay’a yaşadığı sıkıntılı süreçte destek eli Çorum FK Başkanı Oğuzhan Yalçın’dan geldi. Genç Başkanın, Çorum FK kalesini iki sezon boşunca başarıyla koruyan Hasan Hüseyin ile yeni sezon için anlaştığı ve bonservisini Adanaspor’dan aldığı belirtildi.

Önümüzdeki hafta başında Çorum’a gelerek sözleşme imzalayacak olan Hasan Hüseyin Akınay, 2023-2024 Sezonundan itibaren yeniden Çorum FK’nın kadrosunda yer alacak.

Öte yandan, Çorum FK’nın, sakatlık sürecinde kaderine terk edilen eski kalecisine sahip çıkıp transfer etmesi, spor camiasında büyük yankı uyandırdı. Birçok spor adamı ve sosyal medya kullanıcısı, davranışından dolayı Çorum FK Başkanı Oğuzhan Yalçın’ı tebrik ederken, Çorum FK’nın vefa anlamında da örnek gösterildiğini ifade etti.

Çorum FK’nın son yıllarda vefa konusundaki duyarlılığı Oğuzhan Yalçın’ın başkanlığında tavan yaptı. Hatırlanacağı üzere, geçen sezon Çorum FK’da yardımcı antrenör iken koronavirüs nedeniyle hayatını kaybeden Bülent Üstünel’in ismi tesislerdeki antrenman sahasına verilirken, Çorum Şehir Stadyumu’ndaki localara da, Çorum sporuna önemli katkılarda bulunan ve hayatta olmayan kişilerin isimleri verilmişti.”

İşte bu nedenle Adanaspor – Çorumspor maçı bir maçtan fazlasıydı..

Yirmi iki futbolcu, dört hakem ile birlikte vefa ve vefasızlık da sahadaydı…

 

İlk Türk uçakları 87 yıl önce göklerdeydi

Siyasal iktidarın 2011 ve 2015 genel seçimlerinde “ilk yerli uçağımız göklerde” diye seçim propagandası yapmış, ülkeyi baştan aşağı donatmıştı..

Halbuki, yerli ve milli uçaklarımız tam 87 yıl önce, 1936 tarihinde göklerdeydi..

Döneminin en ünlü sanayicisi olan Nuri Demirağ’ın kurduğu uçak fabrikası 1936 yılında Nu. D-38 model ilk tek motorlu uçağı üretmişti.

1938 yılında çift motorlu altı yolcu kapasiteli Nu. D-38’I imal ederek göklere saldı. Seri üretimi yapılan Nu. D-38 modeli 1944 yılında Dünya Havacılık Otoritesi tarafından “A sınıfı yolcu uçağı” kategorisine alındı. 325 kilometre hız yapabilen bu uçak bin kilometre mesafeye uçabiliyordu.. 1938 yılından itibaren fabrikaya, Türk Hava Kurumu (THK) ve çeşitli Avrupa ülkelerinden uçak siparişleri verildi.

1941 yılında tamamı Türk yapımı ilk uçak İstanbul’dan Divriği’ye uçtu. Uçuşu gerçekleştiren pilot da Nuri Demirağ’ın oğlu Galip Demirağ idi..

Tabii, burası Türkiye idi. Hiç bir başarı cezasız kalmazdı..

Öyle de oldu. THK, Nuri Demirağ’ın fabrikasına verdiği 65 planörün siparişini iptal etti, yerine Fransa’dan kullanımdan kaldırılan Henrio uçaklarının ithal etti. Onlar da kısa sürede hurdaya atıldı.

Nuri Demirağ’ın uçak fabrikası kurmasına kesilen ceza THK’nın iptaliyle kalmadı.. Demirağ’ın fabrikasında üretilen uçakların yurt dışına satılmasının yasaklayan bir kanun çıkarıldı. İspanya, İran ve Irak’tan alınan siparişlerin bağlantısı yapılmış ve imal edilmiş uçakların ihracı engellendi.

Sipariş alması kanunla engellenen uçak fabrikası pilot ve teknik eleman yetiştiren Gök Okulu 1944 yılında kapandı. Beşiktaş’taki uçak fabrikası ile Yeşilköy’deki Gök Okulu (Şimdinin Atatürk Havalimanı), 1944 yılında dönümü 15 liradan kamulaştırıldı. Bu bedelin üçte biri vergi olarak kesildikten sonra bakiyesi, devletin parası olmadığı gerekçesiyle 20 yıl vadeye bağlandı ve fiilen ödenmedi..

Nuri Demirağ’ın fabrikasında üretilen uçakların dışında, Ankara’da Etimesgut Uçak Fabrikası’nda “THK-5” adıyla bir başka “Türk Malı” uçak üretildi. Motorları THK Gazi Motor Fabrikası’nda üretilen uçak, 1944-46 yılları arasında tasarlandı.

THK-5’in altı yolcu taşıyan modeli “THK-5A” adıyla üretilir ve 1949 yılında Paris Havacılık Fuarı’na gönderilir.

Çok beğenilen uçaktan Danimarka, hasta taşımakta kullanılmak üzere bir adet sipariş eder. Böylelikle, üretime başlanan THK-5 ambulans uçağı deneme uçuşu Selçuk Atlı tarafından yapılarak 11 Aralık 1951’de iki Danimarkalı pilota teslim edilir..

Danimarka’ya “TC-THK-AY” kuyruk numarasıyla satılan uçak, ambulans hizmeti veren Falcks şirketi tarafından kullanılır. Merkezi Odense kenti olan şirket adına Danimarka’nın en zor hava koşullarında, en ıssız yerlerine ulaşıp hayat kurtaran uçak, Polonya ve Hollanda gibi ülkelere uzun uçuşlar da gerçekleştirir. 1961 yılında bir başka şirkete satılan uçak, 18 Kasım’da Aalborg Havalimanı’na inişi sırasında kırım geçirerek servis dışı kalır. Uçağın gövdesi bir dönem müze bahçesinde sergilendikten sonra bir çocuk parkına konularak çocukların oyunlarına arkadaş olur..

Danimarkalılar, yapıldığı topraklarda unutulan bu uçağa “TYRKEN” adını verirler. Bu kelime Danca’da “TÜRKLER” demektir !..

Yani, yerli ve milli uçaklarımız 1938’den 1960 yılına değin göklerdeydi. Hem de sadece Türkiye’nin değil Avrupa’nın göklerinde de uçuyordu..

 

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP