Oktay EROL
“Neyden rahatsız olursun” diye sorsalar, yanıtım “göremediğim yüzden” olur büyük olasılıkla, diye yazmıştım!
Bizim görmediğimizi, anlamadığımızı, düşünmediğimizi başarıyor olmalılar, diye düşüneceğim de;
Ya bunlar değil miydi; yıllardır fettullah’ın kim olduğunu, nerelerden beslendiğini, kimlerden güç aldığını, neden “ılımlı İslam” peşinde koştuğunu, kafaları “kutlu doğum haftası” ile bozduklarını demokrat/ sol basın tartışırken, “birlikte yürüdük biz yollarda” diyerek, ardından da “ne istediniz de vermedik” sözünü kullanarak ülkeyi çıkmaza sürükleyen, eleştirenleri cezalandıran, sonra da “yanıldık/ aldatıldık” diyerek bir anda sırtlarındaki yumurta küfesini atan…
Anlaşıldı ki, “görülen yüzleri” ile konuşmuyorlar; demokrasiyi araç olarak kullanmayı sürdürüyorlar!
***
“İktidar” partisi AKP’nin düşünen, bilen, her konuda “tane tane” açıklayıcı bilgiler veren sözcüsü Mahir Ünal’ın “Ama maalesef bir kültür devrimi olarak Cumhuriyet, bizim lügatimizi, alfabemizi, dilimizi hasılı bütün düşünme setlerimizi yok etmiştir” sözleri gündem oluşturmayı sürdürüyor!
Gerçekten, bu ülkenin meclisinde söz edebilen, cumhuriyetin sağladığı olanakla seçilebilen, buradan doyabilen birinin böylesine sığ, böylesine çıkmaz yanlısı olmasının “ağrısı” ne olabilir acaba?
Ayrıca yok olan “düşünme seti” ne olabilir, önceden var alan neyini yitirmiştir; alfabe, dil, lügat ne anlama geliyor; acısı Arap Alfabesinden Latin alfabesine geçmek, Türkçeyi anlayabilmek mi?
***
Tarihle o denli ilgisi olmayanların bile, cumhuriyet öncesindeki erkeklerde yüzde on, kadınlarda hiç olmayan okuryazarlık oranına ilişkin birçok öyküler dinlemişlerdir!
Hiç kimseyi olmasa bile televizyon izlencelerinde bazen konuşturulan İlber Ortaylı ya da Sinan Meydan’ı dinlemeleri yeterli olacaktır kanımca!
Bir “halk dili” düşünün ki, kullanılan Arap abecesiyle (alfabe) yazımı zor olsun, salt saray dili yazılabilsin; bu ulusa hak mı?
Doğru ya; Halkın okuryazar olmasına, konuştuğunu yazmasına, yazılı olanı okumasına ne gerek vardı; konuştuğunu yazan, yazdığını okuyan bir katman vardı nasılsa şimdiki saray şatafatı yaşayan sayıda!
***
Evet, cumhuriyet “lügatimizi, alfabemizi, dilimizi” değiştirdi; ancak yurdu bilinmezliğe sürüklemek için değil, yurttaşın yaşamını tanıması için, toprağını/ değerlerini bilmesi için bunu yaptı!
İnsanlar “yüzlerini” herkese gösterebilsin, korkusuzca yaşayabilsin, iyi bir gelecek kurabilsin, bilim baş tacı olsun, köylü kentlinin efendisi sayılsın diye yaptı!
Son açıklamasında AKP’li Ünal “benim cumhuriyetle bir sorunum yok” diyor!
Konuştukların anlamayacak denli aptal mı sanıyor insanları; anlatsa da, anlayamıyorum!
251022
YAZARLAR
6 saat önceYAZARLAR
11 saat önceYAZARLAR
11 saat önceYAZARLAR
2 gün önceEKONOMİ
4 gün önceYAZARLAR
4 gün önceYAZARLAR
4 gün önce