“Bir de başımıza, uzay macerası çıktı!”

ABONE OL
1 Haziran 2022 15:42
0

BEĞENDİM

ABONE OL

İYİP Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin TBMM’deki haftalık olağan grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Akşener’in açıklamalarından öne çıkan bölümleri şöyle::

“Bugün ilk adımını, Demre’de başarıyla uyguladığımız, Rüzgargülü projemizi,  inşallah öncelikle, Demre genelinde yaygınlaştıracağız. Seçime kadar da, farklı belediyelerimizde hayata geçirmeyi planlıyoruz. İktidara geldiğimizde ise, Rüzgargülü’nü tüm Türkiye genelinde uygulayacağız.

Yetkiyi aldığımızda, artık hiçbir öğrencimiz, sağlıklı gıdaya erişim sorunu yaşamayacak. Emin olun, az kaldı! Bu vesileyle, Okan kardeşime ve onun nezdinde, Demre Belediyemize teşekkür ediyorum. Allah onlardan razı olsun. İYİ ki varsınız.

Annelere, tencere kaynattırmayan yokluk, Babaları, çocuklarına mahcup eden yoksulluk, Pırıl pırıl gençlerimizi, perişan eden işsizlik, bunlar Türkiye’de yaşanmıyor mu?

Yine TÜRK-İŞ’in hesabına göre; 4 kişilik bir hanenin yoksul sayılmaması için, ihtiyaç duyduğu asgari aylık gelir, 19602 lira. Tek başına yaşayan bir çalışan için, açıkladıkları aylık yaşama maliyeti ise, 7 bin 837 lira.

Kabataş yalancılarını besleyip büyüten, onlara kol kanat geren kimdi? Yine kendisi. Bu durumda, en azından, Kabataş yalancılarını da tutuklaması lazım. Hatta hazır eli değmişken, mesela, terörist başının mektubunu çarşaf çarşaf yayınlayanları, terörist başının, kendisi gibi terörist olan kardeşiyle, Kandil’de röportaj yaptıran, TRT yöneticilerini de tutuklaması gerekir.

Yıllardır milletimizi birbirine düşürerek, ‘Sen o’cusun, sen bu’cusun’ diyerek, kutuplaşmadan beslenen sen değil misin? Bu kanunu, geriye doğru işletsen, senin müebbet alman gerekir. Çünkü bu ülkede vatandaşı birbirine düşürme konusunda; hiç kimse, senin eline su dökemez Sayın Erdoğan. Bu kadar basit. Değerli dava arkadaşlarım; ancak tabii ki, buradaki amaç çok başka…

Siz yalana sığındıkça; biz de sizi, gerçeklerle yüzleştirmeye devam edeceğiz. Siz milletin sesini kıstıkça, biz, aziz milletimizin sesini duyurmaya devam edeceğiz. Siz George Orwell romanlarına öykündükçe, biz, demokrasiyi savunmaya devam edeceğiz.

Esnafımız yine siftahsız, yine bereketsizdi. Vatandaşlarımız yine mutsuz, yine umutsuzdu. Dertler yine birikmiş, derya olmuştu…

Evet, bir de başımıza, uzay macerası çıktı. Yeryüzündeki her şeyi hallettiler, bir de uzaya gideceklermiş… Aslında bu, ülkemiz için hayırlı bir gelişme. Ama Ak Parti iktidarı gibi, beceriksizliği adeta kurumsallaştırmış bir kadronun elinde; uzay yolculuğunun, nasıl olacağını, varın siz düşünün…

Türkiye elbette uzaya gidecektir.Ama bugün, milletimizin ihtiyacı seçimdir. Türkiye’nin ihtiyacı seçimdir. İYİ Parti’nin de, yetkiyi alıp memleketi düze çıkarmak için, beklediği şey seçimdir!

Getirin sandığı, bu çile bitsin. Getirin sandığı, bu zulüm bitsin. Getirin sandığı, bu ucube sistem gitsin. Getirin sandığı, İYİlerin şafağı artık söksün. Getirin sandığı, milletimizin yüzü gülsün. Getirin sandığı, milletimiz hak ettiği Türkiye’ye artık kavuşsun!

Değerli dava arkadaşlarım; üretim araçlarının ve sistemlerinin gelişimi, yönetim anlayışlarını da etkiler. Bu etki; işletme yönetimi için de, devlet yönetimi için de geçerlidir. Mesela; Sanayi Devrimi’yle birlikte gelen üretim yöntemleri, sosyoekonomik gelişmeleri de beraberinde getirdi. Hızlı şehirleşme ile beraber, yeni tüketim alışkanlıkları ve toplumsal talepler oluştu. Bunun yansıması olarak da, yönetim sistemleri gelişti.

Eskiden, üretimin odağı üründü, sonra tüketicinin ihtiyaçları ve tercihleri de görünür oldu. Sonra markaların tüketicileriyle konuşması geldi, marka aidiyeti kavramı hayatımıza girdi. Şimdi ise, pazarlama 4.0 dünyasındayız.   

Artık markalar pazarlama stratejilerini; empati, cana yakınlık, duygusallık gibi özelliklerin yanında, sürdürülebilirlik, karbon ayak izi, cinsiyet eşitliği, toplumsal etki gibi değerleri de,  şirket politikası olarak benimseyerek; müşterileriyle, insani bir zeminde etkileşime girmek üzerine kurguluyor.

İşte size, 99 yıl öncesinden, bugüne yansıyan, Atatürk’ümüzün eşsiz öngörüsünü, bir kez daha gözler önüne seren, geçen zamanda, kıymetini daha iyi anladığımız o büyük vizyon: Cumhuriyetimizin demokrasi vizyonu. 

İzmit’in bir köyünde doğan Meral’i, okutup büyüterek, üniversite hocası yapan, 40 yaşında, bu ülkenin, ilk kadın İçişleri Bakanı olmasını sağlayan, bugün de, Yüce Meclis’imizin çatısı altında, bu aziz kürsüden, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener olarak, sizlere seslenebilmemi sağlayan şey; Cumhuriyetimizdi. 

Milletimiz başını sokacak evi, yiyecek ekmeği, giyinecek kıyafeti zor bulurken; milletin ödediği vergileri, yandaşına yediren, devletin kaynaklarını, peşkeş çeken, sınırsız imkânlar sunduğu, 5’li çetesini beslemekle övünen, harami bir düzenle geldik.

Şimdi soruyorum size; 2017 yılından bugüne baktığınızda, Türkiye’nin daha özgür olduğunu düşünen var mı? Kendisini daha hür hisseden var mı? Kendisini daha mutlu hisseden var mı? Kendisini daha huzurlu hisseden var mı? Milletten bihaber, saray talimatlarıyla yönetilen Türkiye’de; vesayetin sona erdiğine şahit olan var mı? Ekonomiden sağlığa, dış politikadan eğitime kadar, tek bir kişinin keyfine göre alınan kararların, en küçük faydasını gören var mı?

 Bizim öznemiz; kişiler değil, sistemlerdir. Bizim meselemiz; şahıslarla değil, zihniyetlerledir. Bizim derdimiz; kavga çıkartmak değil, milletimizin ve memleketimizin çıkarları için makulde buluşmaktır. 

Parlamenter sistemin eksikleri, hataları, engelleri yok muydu? Elbette vardı. Ama çözüm, 150 yıllık bir birikimi hiçe saymak, çöpe atmak değildi. Çözüm; Parlamenter Sistemi, günümüz şartlarına göre ıslah etmekti. 21’inci yüzyılın yönetim anlayışlarına, ayak uydurarak güncellemekti. Darbelerin, vesayetlerin, muhtıraların olmadığı bir parlamenter sistem inşa etmekti.

Geçtiğimiz Pazar günü de yeniden buluştuk. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’i, hayata geçirmek için, ilkelerimizi konuşup karara bağladık ve ülke gündemindeki gelişmeleri değerlendirdik. Bu vesileyle buradan, başta, ev sahipliği yapan Sayın Ahmet Davutoğlu olmak üzere, toplantıya katılan Sayın Genel Başkanlara, huzurunuzda bir kez daha, teşekkür etmek istiyorum.

Parlamenter Sistem; ‘Ben yönetirim’ yerine, ‘biz yöneteceğiz’ diyen, ‘Ben bilirim’ yerine, ‘makulde buluşacağız’ diyen, ‘Ben başaracağım’ yerine ‘el ele başaracağız’ diyen, ‘Ben kazanacağım’ yerine ‘milletimiz kazanacak’ diyen bir sistemdir.

Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem; bugüne kadar, içi boşaltılan her kurumu onaracak, kurumsal devlet hafızasını yeniden canlandıracak, her alanda liyakati esas alacak bir sistemdir. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem; atanmışın, seçilmiş karşısındaki üstünlüğüne son verecek, milletin evi olan Gazi Meclis’imizi, yeniden yüceltecek, millet iradesinin üzerindeki, her türlü vesayeti, ortadan kaldıracak bir sistemdir.

Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem; dış politikamızı, bir kişinin sevgisine, nefretine ve egosuna indirgeyen, sığ bakış açısından kurtaracak, Ülkemizi; 23 trilyon dolarlık, ekonomik coğrafyamızla buluşturacak, sığınmacı sorununu da, tarihin tozlu raflarına kaldıracak bir sistemdir. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem; yandaş üretmeyen, kaynak tüketmeyen, Merkez Bankası’na karışmayan, işinin ehli kişiler tarafından yönetilen, ekonomimize ihtiyacı olan güveni veren bir sistemdir.

Alacağımız büyük sorumluluğun bilinciyle, durmadan çalışmaya devam edeceğiz. Ve evelallah, ülkemizi, Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi denilen, bu ucube sistemden, bu istibdat rejiminden, çekip kurtaracağız.

Milletimizle el ele, kol kola verip; liyakatle eşitlenen, adaletle özgürleşen, sevgiyle güçlenen ve mutlulukla konuşan Türkiye’yi, hep beraber inşa edeceğiz! Hazır olun, çok az kaldı!

Asla unutmayın. Biz İYİ Partiyiz! Biz onlara benzemeyiz. Biz bu yola, şahsi çıkarlarımız için çıkmadık. Makam için, mevki için, koltuklarımız için de çıkmadık. Şan için, şöhret için, para için, pul için de çıkmadık. Biz bu yola, aynı bizden önce nicelerinin çıktığı gibi, millet için, memleket için çıktık.

Bize durmak yok! Bize dinlenmek yok! Bize yorulmak yok! Parolamız vatan, işareti namus!Bizim için bu kutlu yoldan dönmek yok! Memleketin dört bir yanında, kalbi iyilik için çarpan, tüm cesur yüreklere selam olsun.”

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP