Özgür KARASAR
Anne ve baba kutsal mıdır? Öyleyse dünyada neden 3,5 milyon çocuk ebeveynleri tarafından şiddete uğrayıp sakat kalmaktadır? Bir çocuk, anne ve baban inisiyatifine bırakılabilecek kadar sağlam, ahlak temeline sahip olduklarından ne kadar emin olabiliriz?
Narin gibi yüzlerce çocuğun sorunu, aileyi kutsal görüp o yapıya kimsenin müdahale etmemesidir. Bu durum, kadın cinayetleri konusunda da aynıdır.
Yeni yetişen genç neslin problemleri, bir önceki nesle göre daha sorunludur. Her türlü açık erişim dahilinde bulunan porno siteleri, şiddet içerikli oyunlar ve en kötüsü, her 10 gençten birinin madde bağımlısı olduğu bir dönemden geçmekteyiz.
Bu gençlerin ileride anne ve baba olduklarını ve kutsandıkları aile yapılarını düşünemiyorum.
Anne ve baba, çocuk için kutsaldır ve anne baba, çocuk için en masumiyet alanıdır. Oysa anne ve babanın çocuk yapmaları, onları çocuk bakabilecek ve büyütebilecekleri anlamına gelmez.
Ülkemizde Kadın ve Aile Bakanlığı’na bağlı sosyal hizmet kurumları mevcuttur. Bu kurumlar, daha çok olay olduktan sonra insanların başvurduğu yerlerdir.
Oysa Avrupa’da her evden sorumlu sosyal hizmet uzmanları vardır. Bizim ülkemizde sosyal hizmet uzmanı olmak demek, işsiz olmak demektir.
Almanya’da bir arkadaşım sosyal hizmet uzmanı olarak çalışıyordu ve inanmamıştım. Söylediği şey kulağımda hâlâ çınlıyor: “Devletin aileyi koruyan en büyük sistemi denetimdir. Denetim varsa, çocuk şiddet görmez, kadın şiddet görmez.”
Şiddet, taciz ve cinayet için yasaların ağırlaştırılması tek başına çözüm olmayacaktır. Çözüm çok yönlü ele alınmazsa, biz binlerce Narin’i dizi film izler gibi cinayet çözümü yapmaya devam ederiz.
Denetimsiz aileleri başka denetim mekanizmalarına teslim ederiz. Bunun adı cemaat olur, bunun adı uyuşturucu olur, bunun adı örgütsel başka bir şey olur. Ancak en tehlikeli örgüt, kutsal aile kavramı olur.
Binlerce yetişkin, hatta yetişkin olmadan çocuk yaşta çocuk sahibi olan, ancak çocuk yetiştirme ve büyütme kriterlerine sahip olmayan yüzlerce sorunlu insandan sorunlu çocuklar olur.
Bir ülkenin geleceğini düşünüyorsanız, aile kavramının ne olduğunu da düşünmek ve tartışmak zorundayız.
Maalesef, son günlerde televizyon ve sosyal medyada Narin olayı sadece insanları cinnet noktasına getirmiş; etik, ahlak değerleri tamamen tükenmişlik sendromu olarak karşımızda duruyor. Kimse bu olayların tekrar etmemesi için esas kutsal DEVLET mekanizmasının nasıl çalışması gerektiğini sorgulamıyor. “İnsanı yaşat ki devlet yaşasın,” demiş Şeyh Edebali.
Tekerrür eden olaylardan çıkarılmayan derslerle dolu sistemimiz için söyleyecek çok söz var, ancak artık sözlerin kifayetsiz kaldığını biliyorum.
Anne ve baba kutsallığı yalanı ve bu yalana inanmışlıkla kandırılmış bir toplum uyanmalı artık.
YAZARLAR
1 gün önceEKONOMİ
2 gün önceYAZARLAR
2 gün önceYAZARLAR
2 gün önceYAZARLAR
2 gün önceYAZARLAR
3 gün önceYAZARLAR
3 gün önce