AKP’nin İstanbul’daki ilçe belediye başkan adaylarının tanıtımı Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla yapıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan programda, 37’si AKP, 2’si MHP olmak üzere 39 ilçenin belediye başkan adayını açıkladı.
AKP, 21 ilçede mevcut belediye başkanıyla seçime girecek. Arnavutköy, Bayrampaşa ve Sultanbeyli olmak üzere 3 ilçede aday değişikliğine gidildi.
Silivri ve Beşiktaş’ta ise MHP’nin adayları desteklenecek.31 Mart’ta yapılacak yerel seçimlerde ilçe başkanlıkları için yarışacak isimler şunlar:
Adalar – Uğur Sina Şen
Arnavutköy – Mustafa Candaroğlu
Ataşehir – Mustafa Naim Yağcı
Avcılar – Abdullah Küçükoğlu
Bağcılar – Abdullah Özdemir
Bahçelievler – Hakan Bahadır
Bakırköy – Ali Talip Özdemir
Başakşehir – Yasin Kartoğlu
Bayrampaşa – İlknur Kovaç Bayraktar
Beşiktaş – Serkan Toper (MHP)
Beykoz – Murat Aydın
Beylikdüzü – Mustafa Günaydın
Beyoğlu – Haydar Ali Yıldız
Büyükçekmece – Recep Erol
Çatalca – Mesut Üner
Çekmeköy – Ahmet Poyraz
Esenler – Tevfik Göksu
Esenyurt – Hamit Öncü
Eyüpsultan – Deniz Köken
Fatih – Mehmet Ergün Turan
Gaziosmanpaşa – Hasan Tahsin Usta
Güngören – Bünyamin Demir
Kadıköy – Veli Arslan
Kağıthane – Mevlüt Öztekin
Kartal – Hüseyin Karakaya
Küçükçekmece – Aziz Yeniyay
Maltepe – Kadem Ekşi
Pendik – Ahmet Cin
Sancaktepe – Seyma Döğücü
Sarıyer – Hüseyin Coşkun
Silivri – Volkan Yılmaz (MHP)
Sultanbeyli – Ali Tombaş
Sultangazi – Abdurrahman Dursun
Şile – İlhan Ocaklı
Şişli – Gökhan Yüksel
Tuzla – Şadi Yazıcı
Ümraniye – İsmet Yıldırım
Üsküdar – Hilmi Türkmen
Zeytinburnu – Ömer Arısoy
Başkan adaylarını açıklamadan önce programda bir konuşma yapan Erdoğan, şunları söyledi:
“Seçimlere 70 gün kaldı. Biz seçmeni, yani milleti sandıktan sandığa hatırlayan bir parti hiçbir zaman olmadık. Şehri İstanbul’a hizmet etmenin bedeli dünya malının tamamına değişilmez. Haliç’in yanına kokudan yaklaşılamıyordu. Ben Kasımpaşalıyım, Haliç’in yanında doğdum büyüdüm. Haliç ile beraber yaşadım. Biz ne zaman temizlemeye başladım, bugünkü Haliç oldu. 9.5 milyon metreküp çamur çıkardık. Bunu şu andakiler yapabilir miydi? Ama bunu Murat Kurum yapar.
Bunlar temel atmama merasimi yapıyor. Sokaklarını pislik götüren, sokaklarını gecekonduların kuşattığı, yollarında yürünmeyen, her tarafı tel tel dökülen bu İstanbul fotoğrafı bizi üzmekle kalmadı. Bu görüntüyü ortadan kaldırmak için kollarımızı sıvadık. Bahanelerin arkasına saklanmak yerine İstanbul’un derdine derman olmaya çalıştık. Son 5 yılda İstanbul yeniden eski günlerini hatırlatan ihmallere maruz kaldı. 5 yılda çeyrek asırlık irtifa kaybı yaşadı. 2019’da yönetimi devralanlar icraatla değil temel atmama töreni ile işe başladılar.
İstanbul’un yol kenarlarını süsleyen dikey bahçelerini yok ederek hatalarına devam ettiler. Murat Kurum’un projelerini kendi akıllarınca küçümseyip hafife alıyorlar. Bunların çevreden anladıkları yalnızca bu kavramın ardına sığınarak şehri yakıp yıkan çapulculara sahip çıkmaktır. Plastik kullanımının azaltılması neden kritik bir öneme sahiptir. Bunlarla ilgili en küçük bir fikirleri yok. Deprem tehdidine karşı üzerine düşen görevleri yerine getirmediği gibi bunu dalga konusu yapabiliyor.
İstanbul bu zulmü, bu eziyeti, bu riyakarlığı hak etmiyor. İstanbul son birkaç yıldır yaşanması en zor yerlerden biri olarak zikredilmeyi hak etmiyor. İstanbul 31 Mart’ta hak etmediklerinden kurtulacak. Büyükçekmece’de yaşlı bir teyzeye vurdular bir de gırtlağına sarıldılar. Gırtlağına sarıldığınız bu millet size cevabını seçim günü sandıkta verecek. Görevini yapmaya çalışan gazetecileri militanlarınıza linç ettireceksiniz. Bunun adı faşizmdir.
ÖZGÜR ÖZEL’E TEPKİ
Biz İstanbul başta olmak üzere en stratejik coğrafyalardan birini kendisine vatan eylemiş bir milletiz. Bu topraklar üzerinde yaşamanın bedeli var. Bu bedeli her gün ödedik ödüyoruz. Gerek dışarda gerek içerde maruz kaldığımız saldırıların nedeni aynıdır. Maksat bu milleti yıldırmak, bu devleti zayıflatmaktır. Uzunca bir süredir Türkiye hedef ülkedir. Teröristan kurarak bizi tecrit etmek isteyenlerin en önemli aracı bölücü terör örgütüdür. Deniz Baykal ile pek çok konuda anlaşamazdık ama siyasi birikimine saygı duyardım. Bay Kemal ile çok kavgamız oldu. Onun da kendine göre bir tarzı ve üslubu vardı. Özgür efendi ise daha başlamadan listenin en altına yuvarlanmayı başardı. Özgür efendinin CHP’si ise bölücü örgütün aparatlısına devam eden DEM parti ile bütünleşmiş durumdadır.”