DOLAR

30,4641

0.42%
EURO

32,9365

-0.39%
ALTIN(gr)

1.992,56

-0,58%
BİST 100

-0,58%


Sözler

ABONE OL
12 Temmuz 2021 16:40
0

BEĞENDİM

ABONE OL

*Bizler tüketim toplumunun çocukları olarak değil, yerli mallar ve tutum haftalarının çocukları olarak yetiştirildik. Kabuğunu soyduğumuz elmayı; ya kuzumuz yedi ya tavuğumuz ya da bahçedeki domates, biberimiz için doğal gübre olsun diye toprağa gömdük.

Ne yazık ki günümüzde…

Doğa’ya saygısız yaşam biçimleri nedeniyle; çeşitli sayrılıklar, umarsız illetler… Sonucunda insanları gömüyoruz toprağın derinlerine…

*De-ja-vu…

Fransız kökenli bir söz; anlamı da “yaşadığımız anı, neredeyse metafizik sezgiyle daha önce yaşadığımızı algılama anı” demekmiş.

Daha çok ileriye dönük düşler kuran, planlar yapan insanlarda oluyormuş.

Hani bizden öncekilerin “iyi düşün, iyi şeyler olsun” demesi gibi bir şey… Ve günümüzdekilerin de “evrene iyi düşünceler gönder, sana iyilik olarak geri dönsün” demeleri gibi de bir şey…

Ama biz ne kadar iyi düşünceler üretsek de; bizim de-ja-vu durumları genellikle kabus niteliğinde… Bir türlü kabusları tekrar, tekrar yaşamaktan kurtulamıyoruz  ve kutulamayacağız da bu gidişle…

*Hiç düşündünüz mü acaba; dilimizdeki sözlerin bir tek harf değişimiyle anlamsal olarak nasıl bir dönüşüm geçirdiklerini?

Ben sıkça düşünürüm. İşte iki örnek düşündüklerimden:

-Yaralanmak…

-YaraRlanmak…

Birileri yaralanırken, birileri de yaraRlanıyor.

Ve bir örnek daha:

-Esaret…

-CEsaret…

Birileri esaret yaşarken, birileri Cesaret göstererek, esarete/ tutsaklığa başkaldırıyor.

Bir tek harf; diğer harflerin taşıdığı anlamı nasıl da değiştiriyor; değil mi?

*Şu Sam Amca APO’yu; Bursa’nın Cavit Agasının tayyaresine kondurup neden verdi ECO’ya? Onun yerine FETOŞ’u alıp; uzun dönemde Türkiye’nin başına püsküllü bela etmek için değil mi?

Bu durumda “ayrılıkçı” Kürtler düşlerinden geri dönsünler; onlara arsa verilecek olsaydı, APO verilmezdi.

Ve İran; Humeynigillerin elinde olsa da, Şahın oğlu da Amerika’nın elinde. Gerektiğinde bir hır çıkarır; İran’ı karıştırır.

Amerika bu işte; bir eliyle sever görünürken, diğer eliyle döver. TAKAS için elinde birilerini tutar. Bu oyunun ayırdına varamayanlar Amerika’nın kıyağını hep yutar.

*Kapitalist düzenin çarklarını, her koşulda döndüren, insanları tatlı, tatlı sömüren MODA denilen olgu, bir kez daha yaşatıyor bizlere 60’lı ve 70’lı yılları…

Ama yaşadığımız 2021 yılında BAĞIMSIZ ÜLKEM,  EGEMEN HALKIM ilkesiyle demokrasi savaşımı veren 68’liler ne yazık ki yoklar aramızda…

Işte şimdi gerçekten de at izi,  it izine karışmış, çakallar istedikleri gibi hüküm sürüyor şehit kanlarıyla sulanmış kutsal yurt topraklarımızda…

*Bu yıl Taksim camiinin, Çamlıca’daki kulenin açılışıyla gölgelendi İstanbul’un Türklerin eline geçtiği o şanlı gün “yerli ve milli” bir hükümet döneminde…

29 Mayıs 1453’de Meleklerin cinsiyetini tartışırken, İstanbul’u Türkler’e kaptıranlar;

Umalım ki günlerini Cennet’e gidince, hurilerle şarap içebilecekleri konusunu tartışmakla geçirenlerin elinden İstanbul’u kapmazlar…

Didim, 29 Mayıs 2021

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP