Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Oktay Erol

“Görüntüleme Merkezi”nde…

 

“Şehir Hastaneleri” konuşulurken, sağlıkta yapılan “reform” gibi öyle değişimlerden söz edilmek istendi ki…

Kaç metre kare alana konuşlandırıldığı,

Ne kadar harcama yapıldığı,

‘İstihdama’ ne denli katkı sağlayacağı,

Hangi donanımlara kavuştuğu…

Daha birçokları anlatıldı da, “insana” nasıl dokunduğundan söz edilmedi…

***

Öyle ki…

Hastanenin bilgi işleminden tutun, makinelerle ulaşılabilen verilerden söz edildi de;

Örneğin bir ‘emar’ konusunda günlerce ötelerden ‘buluşma anı’ verilişinin nedeni konusunda doyurucu-yapıcı gelişme yapılamadı!

Geçtiğimiz aylarda yapılan bir toplantıda, Turkcell’in altyapı desteğiyle donatıldığı anlatılmıştı, ancak hastanın ‘rahatsızlığının’ nedeninin belirlenmesi için ‘gerek duyulan’ verilerinin günler sonra öğrenilebilmesinin sakıncaları düşülmemişti!

“Şehir Hastanesi” kocaman, tertemiz, bilmeyene karmakarışık, sözde her şey var!

Doktorun, hastayı iyileştirmesinin önü karanlık!

***

Adanalı, ‘hastane’ denilince, şimdiki Seyhan Devlet Hastanesi’nin olduğu yeri bilir.

Hastaneler kavşağı, Hastane Caddesi ile çevrilen bölgedir.

Burada bulunan bazı yerler önce boşaltılır,

Ardından yıkılır,

Sonra yeni yapılar yükselir,

Eskilerden bazıları kullanılmayı sürdürür…

Şeker Bayramı’nın son günü, bir yakınımın boyun ağrılarından dolayı ‘emar’ denilen çekimi için Seyhan Devlet Hastanesi’nin ‘Görüntüleme Merkezi’ denilen cam binadayız.

Burasının nasıl bir yer olduğunu, ‘sağlık’ için yapılan onlarca yapıya harcanan bedeli düşünürken ister-istemez üzülüyorsunuz…

Buraya, günler öncesinden alınan ‘randevuyla’ hastalar geliyor…

Hastalar, yeni bir ‘mikrop’ ya da yeni bir ‘zararlı’ almamak için korunmalı, diye düşünenlerdenim…

Daha cam kapıdan girişte karşılaştığınız görüntü canınızı sıkmaya yetiyor!

Salon çer-çöp içerisinde; günlerce temizlik yapılmamış gibi!

Koltuk aralarında bisküvi atıkları, boş pet şişe, sertleşmiş simit parçası…

Duvarların boyaları sökülmüş, kapıların mandalları tutuklu…

Hastanın hazırlanma odasında ‘beklemediğiniz’ her şey var!

Cam binada geçireceğiniz on dakkanın, omzunuza yüklediği eziklik…

***

Olanları anlayabilen, yorumlayabilen var mı bilmiyorum…

Her şeye harcama yapılıyor da ‘insan’ hep iki adım geride bırakılıyor; neden?

Şimdi “iktidarı” konuştursanız, “Şehir Hastaneleri” konusunda öyle süslü sözler söyler ki…

Yapıyı anlatır,

Büyüklüğünü anlatır,

Kaç hasta yatabileceğini anlatır,

Ne kadar dolar harcandığını anlatır,

Hangi teknolojiyle donatıldığını anlatır da;

‘İnsanı’ bir türlü içine koyamaz!

“İktidara” camlı bina konusunda da benzeri açıklama yapacaktır!

“Emar” konusunda, temizlik konusunda da ‘şaşırtacak’ sözler kullanmayacaktır!

Düşündürücü olan da bu!

100619

 

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER