Parmak sayısı düşündürmeli…

 

Dünyayı yöneten, kalem, mürekkep ve kâğıttır. Jonathan Swift

Kitaplardan insanı tanıdım. Roosevelt

Bilge kişiler hayatın dertlerine çareyi kitaplardan bulurlar Victor Hugo

Okula her şey yapabilirsiniz, ama okulun kitaplığı yoksa, hiçbir şey yapmamış olursunuz. J. Ferry

Kitapların yakıldığı yerde insanlar da yakılır. Heinrich Heine

Kitapsız yaşamak, kör, sağır, diIsiz yaşamaktır. Mustafa KemaI Atatürk

Kurnaz insan okumayı küçümser, basit insan ona hayran oIur, akıIIı insan ise ondan yararIanır. Francis Bacon

***

İnsanın, toplumu oluşturan bireyden başka biri değildir.

İnsanı olmayan, bilmeyen, tanımayan, görmeyen toplulukların ‘toplum’ olması da olanaksızdır.

İnsanın ‘toplum’ için varlığı da ‘salt’ bilgisiyle, birikimiyle, sorgulamasıyla ortaya çıkar.

Konunun, azı girişine aldığım ‘asıl’ bilgilenmek olması gerekirken, ‘okumak’ üzerine söylenmiş düşünür sözlerini almamın ‘baş’ nedeni; yine insan…

Bundan bir süre önce, Sebahattin Zaim Üniversitesi eski Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bülent Arı’nın aşağıdaki sözleri tüm okuyanları bilmiyorum da beni ‘çokça’ düşündürdü.

İşte o sözler:

Ben daha çok cahil ve okumamış tahsilsiz kesimin ferasetine (anlayış-sezgi) güveniyorum bu ülkede. Yani ülkeyi ayakta tutacak olanlar, okumamış, hatta ilkokul bile okumamış, üniversite okumamış cahil halktır. Onlar bu yanlışların hiçbirini yapmazlar, o beyannamenin ben neresinden tutayım. Daha önce Jön Türklerin yaptığı gibi ateşe sürüklüyorlar Türkyie’yi. Türkiye’nin okumuş kesimi, profesörlerden başlayarak geriye doğru en tehlikeli olanlar üniversite mezunları. Olayları en rahat okuyanlar ilkokul mezunları…

Biz insandan,

Biz toplumdan,

Biz insanların birlikteliğinden,

Bir insanların umudundan, yarınından, gülücüğünden, çocuğundan, üretiminden, doyumundan, geleceğinden, yaşamından, birbirini anlamasından, paylaşımından söz ederken o günlein Rektör Yardımcısı, ‘cahilliği’ savunmasından sonra YÖK Denetleme Kurulu Üyesi olarak göreve başladı. Aslında ‘taç’ takılması da yerinde olabilir bazılarına göre…

Yaşanan acı!

***

Hani duymuşsunuzdur, deveye ‘hörgüçlerin neden böyle’ dediklerinde, ‘nerem doğru ki’ diye yanıtladığından söz edilir…

Öyle ya ‘nemiz’ doğru ki?

Aslında yazıya başladığımda ‘güzel’ şeyler yazmayı çok istiyorum, daha önce belirttiğim gibi. ‘Okumak’ konusunu işlerken ‘bilgi’ ile harmanlamayı, toplum içerisindeki yaşantımızla ‘içselleştirmeyi’, topluma ‘aydınlık’ sunan akademisyenlerin ‘güzel’ sözleriyle güzelleştirmeyi ne çok istiyorum oysa…

Bundan onlarca yıl önce, okur-yazar oranının oldukça düşük olduğu dönemde ‘kitapsız yaşamak, kör, sağır, diIsiz yaşamaktır’ demiş Atatürk.

Bugün buna benzer ne çok ‘örnek’ yazmamız gerekiyordu; durdum kaldım!

İktidarın onbeş yılda okulları ‘imam hatip’ konumuna taşımak için verdikleri çaba, verdikleri uğraş sanki ülkeyi-eğitimini ‘kardeşliğe’ taşımışçasına, ‘evet, daha da çok imam hatip okulları açacağız’ inatlaşmasını konuşuyoruz!

Ne oldu?

Bilim dersleri başarısız,

Kendi dilini kullanabilme başarısız,

Matematik başarısız,

Normal liselerin Anadolu Liselerine, çoğu Anadolu Liselerinin de İmam Hatip Anadolu Liselerine dönüşmenin ardından değişen ne?

Halk korkulu,

Halk yarınından umutsuz,

Ekonomi diplerde,

Herkes ‘birbirine karşı’ patlamaya hazır…

Bunların nedeni ‘eğitim’ mi diye soranlara yanıtım;

Böyle ‘eğitim’ almış bir toplumun ‘tercihi’ bundan başka bir şey olamaz!

***

Önce insan…

‘insanın’ önemsenmesi için de ‘bilgi’,

Bilgi için okumak, sormak, sorgulamak…

1. Ferry ne demişti:

Okula her şey yapabilirsiniz, ama okulun kitaplığı yoksa, hiçbir şey yapmamış olursunuz.

Kitapların olmadığı bir okulun ‘eğitim kurumu’ olabileceğini düşünen çokları var demek ki!

Kitaplığı yapar, önü camlı vitrinin gerisine her tür yayını koysanız bile ‘şiirmiş, romanmış, resimmiş; geçin siz onları’ diyebilen bir iktidar, ya da ‘ülkeyi ayakta tutacak olanlar, okumamış, hatta ilkokul bile okumamış, üniversite okumamış cahil halktır. Onlar bu yanlışların hiçbirini yapmazlar’ diyebilen akademisyenlerin cirit attığı ülke oluşumuz kaş kişiyi düşündürüyor söyler misiniz?

Parmak sayısı düşündürmeli…

271216