Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve ABD’li mevkidaşı Marco Rubio, Washington’da Türkiye-ABD ilişkileri ve bölgesel gelişmeleri ele almak üzere bir araya geldi.
Reuters’in diplomatik kaynaklara dayandırarak duyurduğu bilgilere göre Hakan Fidan, Marco Rubio’dan Türkiye’ye yönelik CAATSA yaptırımlarının kaldırılmasını isteyecek.
Ekonomist Dergisi’nin haberine göre, Türkiye böylece F-35 programına dönüş yolunu açacak. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump da 16 Mart’ta telefon görüşmesi gerçekleştirmişti.
Trump’ın Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff, görüşmenin “dönüşüm niteliğinde” olduğunu belirtmişti. Bir Türk diplomatik kaynak, Fidan’ın Rubio ile yapacağı görüşmede “CAATSA yaptırımlarını kaldırmaya yönelik çalışmalara başlamanın önemini vurgulayıp, Türkiye’nin F-35 programına geri dönme sürecini” gündeme getireceğini söyledi.
Trump’tan Erdoğan’a övgü
Trump ilk başkanlık dönemi sırasında Rusya’dan S-400 savunma sistemi satın alan Türkiye’ye ABD’nin Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Yasası (CAATSA) uyarınca yaptırım uygulanması konusunda danışmanlarının tavsiyelerini görmezden gelmiş fakat 2020 yılında yaptırımları uygulamıştı.
Rusya’dan alınan S-400’lerin bir diğer sonucu da F-35 savaş uçağı programında hem üretici hem de müşteri olarak yer alan Türkiye’nin programdan çıkarılması olmuştu.
Programdan çıkarılmasının adil ve yasal olmadığını belirten Türkiye, programa geri alınmayı ya da programa yapmış olduğu yatırımın karşılanmasını talep ediyor.
Öte yandan ABD Başkanı Donald Trump, Senato’da onay aldıktan sonra dünyanın farklı ülkelerine gidecek bazı büyükelçilerle Beyaz Saray’da bir araya geldi.
ABD’nin Ankara Büyükelçiliğine aday gösterilen Tom Barrack, diğer büyükelçi adaylarıyla birlikte basın mensuplarına kısa açıklama yaptı.
Trump’la çalışmaktan memnuniyet duyduğunu dile getiren ve kendisine teşekkür eden büyükelçi adayı Barrack, Türkiye için “en kadim medeniyetlerden biri” sözünü kullandı.
ABD Başkanı Trump ise Barrack’ın sözlerine, “İyi bir ülke; lideri de iyi” diye karşılık verdi.