Çoban meselesi, emek işçisi problemimiz var. Karadeniz’de fındık toplayanlar da işçi ücretlerinin çok yüksekliğinden şikayetçi. Burada pancar söktürenler de soğan söktürenler de aynı. Önceden işçi gideri diye bir kalem yoktu çünkü her aile kendi işini görürdü. Kendi tarlasını eker, biçimini yapar ve kendi pancarını sökerdi. Ama bugün öyle değil, işçi maliyetleri çok yüksek bir seviyede. Buna da bir çözüm bulunması gerekiyor. Çoban ihtiyacıyla ilgili biz de sığınmacılarla ilgili, düzensiz göç, mülteciler, bunların insani ve İslami şartlarla, hukukuna uygun olarak geri gönderilmesini hep dile getirdik. Hatta ilk gelirken birtakım tekliflerimiz olmuştu. Ama bir çoban ihtiyacı varsa beden işçisi, tarım işçisi ihtiyacı varsa 1950-1960’larda Almanya bizden hangi şartlarla almışsa diğer Avrupa ülkeleri hangi şartlarla almışsa biz de o şartlarla nerede işçi ihtiyacımız varsa bunları alabilmeliyiz.

Bu konuda hükümetin çalışmaları var, geçtiğimiz hafta İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya bizi ziyaret ettiğinde bu konu da gündemimizdeydi. Dolayısıyla devletimizin, bakanlıklarımızın, hükümetin bu konuda bir çalışması var. Talep karşılamak için talep alınacak daha sonra o talebe göre oradan işçiler ya da çobanlar getirilecek. Nerede çalışacağı belli olacak, sadece orada çalışabilecek. Oranın dışına çıkmayacak, hepsi süreli olacak bunlarla ilgili çalışmalar var.