Nisan 2023’te grup, Ekim 2022’den itibaren daha önce kararlaştırdıkları 2 milyon varillik kesintiye ek olarak günde 1,65 milyon varillik (mbpd) ek kesintiler açıkladı. Bu da küresel petrol talebinin yaklaşık yüzde 3’üne denk gelen yaklaşık 3,66 milyon varillik bir kesintiye tekabül ediyor. Piyasalar bu gelişmeye olumlu tepki verdi ve petrol fiyatları yükseldi.
Haziran 2023’te OPEC’in fiili lideri ve dünyanın en büyük 3 petrol üreticisinden biri olan Suudi Arabistan’ın “petrol piyasalarının istikrarını ve dengesini desteklemek amacıyla” 1 mbpd’lik ek kesintiler için gönüllü olmaya karar vermesiyle bu eğilim daha da ivme kazandı. Petrol fiyatları Haziran 2023’ten bu yana yüzde 25’lik bir artışla 97 dolara ulaştı. Son olarak kasım ayında OPEC+ da kesintileri 2024 yılının ilk çeyreğine kadar uzatma konusunda anlaştı.
Bunun dışında, Çin’in ekonomik toparlanmasındaki yavaşlık sürdürülebilir ve önemli bir petrol fiyatı yükselişini engellemeye devam etti. Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) beklentilerine göre, Avrupa ülkeleri de ekonomik bir yavaşlama kaydetti. Örneğin Almanya’da günlük petrol talebinin 2023 yılı sonunda 90 bin varil azalmış olması bekleniyor. Ayrıca ABD’de imalat faaliyetleri 13 ay üst üste geriledi.
Orta Doğu’daki savaş ise petrol fiyatları üzerinde sınırlı bir etki yarattı.
2024 için petrol fiyatı görünümü
Ekonomik faaliyetlerdeki yavaşlama ve yakın zamanda 13,24 mbpd ile en yüksek seviyesine ulaşan ABD üretimindeki artış nedeniyle önümüzdeki yıl arz fazlası görülmesi bekleniyor. Ayrıca Brezilya, Guyana, Norveç ve Kanada da piyasalara bol miktarda petrol tedariği sağlayacak. Bu aynı zamanda petrol fiyatlarının 2024 yılında 100 dolara ulaşıp ulaşmayacağı sorusunu da yanıtlıyor. Jeopolitik bir şok olmadan bunun gerçekleşme ihtimali neredeyse sıfır.
IEA son raporunda da vurguladığı gibi küresel petrol talebinin önümüzdeki yıl artacağını öngörüyor. Raporda, 2024 yılında dünya petrol tüketiminin 1,1 mbpd artacağı ve OPEC dışı üreticilerin üretiminin de küresel arza 1,2 mbpd katkıda bulunacağı belirtildi. OPEC’in 2024 görünümü IEA’nınkinden biraz farklı olarak 2,25 mbpd’lik bir artış öngörüyor.
Fiyat açısından bakıldığında, teknik analizler küresel durgunluğun yaşanması halinde WTI için 65 dolar ve Brent ham petrolü için 60 dolar seviyelerinde önemli bir destek olduğunu gösteriyor. Küresel ekonomideki yavaşlamanın farkına varan Goldman Sachs, Brent’i ortalama 80/81 dolar seviyesinde görerek tahminini düşürdü. Bu tahmin, Brent’i 2024 yılında varil başına 82,57 dolar seviyesinde gören IEA’nın tahminine yakınsıyor. Barclays ise hala daha yüksek tarafta ve petrolü 2024’te ortalama 93 dolar olarak görürken, S&P Global 85 doların daha uygun olduğunu düşünüyor.
Petrol fiyatlarının 2024 yılındaki görünümünü daha iyi anlamak için takip edilmesi gereken en önemli eğilim küresel ekonominin durumu oluyor çünkü petrol talebi ekonomik faaliyetle aynı anlama geliyor.
OPEC+ üretimini azalttığında bunun nedeni piyasalarda arz fazlası olması değil, grubun küresel ekonomide yaklaşan yavaşlamayı öngörecek kadar akıllı olmasıydı.
2024 yılına girerken, küresel ekonomik göstergeler çok güçlü görünmüyor ve yumuşak iniş tahminlerine rağmen resesyon olasılığı hala yüksek. Sonuç olarak, 2024 yılında petrol fiyatlarının aşağı yönlü potansiyeli yukarı yönlü potansiyelinden daha fazla olacak.
Uluslararası petrol fiyatları tüketicileri nasıl etkiliyor?
Ham petrol dünyadaki en stratejik öneme sahip emtia. Petrolün 4 binden fazla yan ürünü var ve fiyatı ekonominin neredeyse tüm sektörlerini ve hayatımızın her alanını etkiliyor.
Yükselen petrol fiyatları, nakliye maliyetlerini artırarak malların fiyatlarının yükselmesine yol açıyor. Ayrıca, genel olarak enerji fiyatlarını yukarı çekerek, tüketicilerin satın alma gücüne zarar veren yüksek enflasyona katkıda bulunur.
Eurosystem projeksiyonlarına göre “petrol fiyatlarındaki yüzde 1’lik bir artış, orta vadede Euro Bölgesi potansiyel üretim seviyesinde yaklaşık %-0,02’lik bir düşüş anlamına geliyor.”
2024’teki olumsuzluklara rağmen küresel ekonominin durgun seyretmeye devam etme ihtimali nedeniyle, petrol fiyatlarının 2023’e kıyasla sınırlı kalması veya düşüş eğiliminde olması bekleniyor bu da tüketicilere rahat bir nefes aldırabilir.