Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Oktay Erol

Kaz Dağları’nın kazananı…

 

Kanada’nın firması, ülkesinden buraya geliyor!

Kendine uyum sağlayacak bir firmayla anlaşıyor!

Kendi ülkesinde hem kıyamadığı, hem de “yönetimin” kesilmesine izin vermediği ağaçlarından olan ağaçlarımızı “iktidar” bakanlığının desteğiyle yerle-bir ediyor!

Yerle bir ettiği Afrika ülkeleri gibi…

Afrika’nın yerli işbirlikçilerinin dış işbirlikçilerle bir olarak ülkelerini talan ettikleri gibi…

Ormanları yağmaladıkları gibi…

Tarım alanlarını körelttikleri gibi…

Şimdi Kaz Dağları için direnenleri engellemeye çalışanlara, Kanadalı firmanın yüzde iki-üçlük payı karşılığı bölgeyi “saçkırana” dönüştürenlere söylenecek çok söz olmalı…

***

“Kapitalizm nasıl bir şeydir” diye sorarlar bazı filmlerde, ya da tiyatro sahnelerinde…

Çoğu zaman “kulağı tersten” göstermek gibi anlatılmış olsa da, sonuçta “işbirlikçisine kazandıran, yurttaşını sömüren” sistemdir.

Yağmur suyunun doğal ortamda akacağı dere yataklarını kapayarak,

Ekili alanları beton bloklarla donatarak,

Ormanlık alanları kesip yol açarak,

Kentleri, topraktan yüksek yapılarla doldurarak…

“O” ülkeye iyilik mi etmiş olursunuz?

***

Kanadalı firmanın yetkilisi, geçtiğimiz yıl “yabancı işçi çalıştırmıyoruz, Türkler taşı taşımakta çok iyiler” demiş!

Firma yetkilisinin “bu sözü” bazılarını sevindirmiş biliyor musunuz!

“Dışarıdan işçi getirmeyecekler” denmiş örneğin!

Kaz Dağlarında altın projesi için, “siyanür” kullanımından söz ediliyor ya…

“Siyanürü” kullanacak olan dağda taşı kıracak olan, kırılmış taşları taşıyacak olan, o taşları kullanacak olan işçiler; bizim insanlarımız!

Peki, “siyanür” nedir?

Uçucu, çok güçlü bir zehirdir! Herkesin alamadığı kendine özgü bir kokusu vardır. Yüz yılı aşkın süredir özellikle altın-gümüş üretiminde kullanılır. Kapalı devre sistemlerinde gerçekleşir, vücutta depolanmaz, kansorejen değildir, kan dolaşımına solumun yolu ile girme özelliği bulunur, şok ölüme neden olur!

“Siyanür” eriyiği gözü tahriş ederek, retinayı, göz sinirlerini etkiler; görme bozukluğuna neden olur!

Araştırmacılar şu kanıyı ileri sürüyor:

“Siyanür kullanımı ile kimyasal metotlarla cevherden altın eldesi, çevre ve insan sağlığına olası risklerden dolayı, gelişmiş ülkelerde tercih edilmemekte, siyanürleme yöntemleri az gelişmiş veya kalkınmakta olan ülkelerde çok uluslu firmalar tarafından sürdürülmektedir.

Gana, Endenozya, Filipinler, Bolivya, Şili, Etiyopya, Zambiya, Sudan, Brezilya… Ülkesinde altın cevheri olan, yıllarca çokuluslu şirketlerce altın üretilen, bir türlü zengin olamayan ülkeler…”

Kaz Dağları’nda bulunan ağaçlar kesilerek, çevreye “siyanür” zehri yayılarak, ülkemizin insanlarına iş sağlanarak, Kanadalı firmalar “istediklerini” elde etmek için her yolu deniyorlar da…

Kanadalı firma için “iktidarın” direnmesine anlam vermek zor!

***

Neler yapıldı doğaya böyle?

Yoğun yağışların üstesinden “doğal” yapısıyla gelen Karadeniz, şimdi her yağmur sonrasında sancılar yaşıyor!

Anakentlerin solunum “üsleri” olan ağaçlıklı alanların talan edilmesi, tabanın beton giydirilmesi, çukurların atıkla doldurulması sonucunda neler yaşanıyor birlikte tanık oluyoruz!

Büyük tepkiler gösterilmesine karşın, “inatla” kurulan HES’lerin nelere mal olduğunu Adana’nın Kozan, Aladağ, Feke, Saimbeyli ilçelerinde neleri yoksunlaştırdığını birlikte görüyoruz!

Hangi yönden bakalım ki?

Ağaç kesimini, Kaz Dağlarının kırk kilometre uzağında, diye savunanlar var ya…

Bir de “bizim dönemimizde izin verilmedi” diye üstlerinden uzaklaştıranlar var ya…

Kaz’da olsa, örnek de olsa, horoz da olsa değişen ne anlayan var mı?

Ya da “izin veren” değilsen, şu an da “durdurmak” için direnmemek niye…

Oradan koparılanlar, orada yok edilenler, orada evsizleştirilenler, orada şaşırtılanlar, orada bozulanlar…

Bitmedi; bununla birlikte orayla öldürülenler, orayla yok edilenler, orayla bitirilenler…

O bölgede yapılan tarım, yapılan hayvancılık, su kaynakları, yaşam alanları…

Kanadalı firmanın, ülkemizde işbirliği yaptırdığı firma…

İnsanıyla, doğasıyla, iklimiyle, ekonomisiyle yitiren “biz” olacağız da…

Bu “işin” kazananı yine kapitalizm olacak!

070819

 

 

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Reklamı Geç