KRİZİN DİBİ GÖRÜNMÜŞ YA

Bir süredir dikkatimi çeken bir durum var…

Öylesine ki, anlatılanları bir türlü anlayamıyorum; anlamayınca da kendi kendime kızıyorum.

‘Geri zekalı mıyım’ desem; hayır, okuduğunu anlayan, üstelik bir çoğunun beceremediği ‘yorum’ yapma yeteneğimin de olduğunu biliyorum.

Sonra…

Yıllardır orada-burada yazıyorum; burada da yazma eylemimi sürdürüyorum, burada da okunuyorum…

Benden ‘geri zekalı’ olur mu?

* * *

Deniyor ki:

Krizin dibi göründü!

Bu şu demek değil mi?

-Krizin etkisi bitmek üzere!

Sözüm ona küresel kriz, ya da ünü unutulmaması gereken ‘teğet kriz’ yakında bitecekmiş!

Bu söylem kimlere, nasıl, neden, niçin gerçekçi gelebiliyor; yine kimlere neden, nasıl, niçin inandırıcı anlamıyorum!

Çünkü yaşananları biliyorum!

* * *

Geçenlerde Deniz gökçe yazdı…

Dedi ki:

Son üç aydır karış karış Anadolu´yu dolaşıyorum. Çok kötümser insanlara da, oldukça iyimser insanlara da rastlıyoruz. Genelde ülkemiz insanı ekonomi konusundaki değerlendirmelerini siyasi görüşü çerçevesinde yapıyor. Bu çok yanlış bir yaklaşım…

Buna katılıyorum…

Sokağa çıkın, AKP’ye oy verenler yaşamlarından, işlerinden, ülkenin içinde bulunduğu konumdan oldukça hoşnutlar! Sorunları çözen bir iktidarın, sorunları çözülmüş ülkesinde yaşamaktan mutlular; ya diğerleri?

* * *

Bulunduğunuz kenti bir gezin…

İnsanların yüzlerine bakın!

İşyerlerine, çocuklarına bakın!

Şunu düşünün:

Sigortalı çalışacak iki kişi aradığınızı söyleyin bakalım kaç kişi gözü kapalı, işin biçimini sormadan balıklama başvuracak?

Beş mi, ellibeş mi, yüzbeş mi?

Bu neyi mi gösterir?

Uygar insanın yaşamayı gereksindiğince, ülkemiz insanının işe gerek duyduğunu!

Bu, ‘krizin dibinin’ görünmediğini de gösterir!

* * *

İşyerleri kapanıyor!