Almanya’daki Ranis’te ve Çek Cumhuriyeti’ndeki Zlatý kůň’da bulunan insan kalıntıları analiz edildi.
Bilim insanları, binlerce yıl önce Avrupa’da yaşamış yedi kişinin genomlarını başarıyla diziledi. Bulgular, Afrika’dan ayrılan ilk modern insan soyunun (Homo sapiens) Neandertallerle ilk kez çiftleştiği zamanı ortaya çıkardı.
Hakemli bilimsel dergi Nature’da yayımlanan bulgular, Homo sapiens ile Neandertallerin ilk kez 45.000 ila 49.000 yıl önceki bir zaman diliminde melezleştiğini gösterdi.
Bugün, Afrika kökenliler haricinde tüm insanlar DNA’larında bu birleşmenin izlerini taşıyor.
Max Planck Enstitüsü antropoloğu Arev Sümer’in uluslararası ekiplerden meslektaşlarıyla ulaştığı bu tarih aralığı, önceki tahminlerden çok daha yakın bir zamana işaret ediyor.
Çalışmada incelenen kalıntılarda melezleşmenin, kalıntıları incelenen bireylerin doğumundan yaklaşık 80 nesil önce gerçekleştiği anlaşıldı. Önceki araştırmalarda olduğu gibi bu bulgular da iki insan soyu arasındaki melezleşmenin birden fazla kez yaşandığına işaret ediyor.
Homo sapiens’in 45.000 yıl önce, Neandertallerin Avrasya’da yaşadığı bir zamanda Avrupa’ya geldiği biliniyor. Önceki araştırmalar, Afrika dışında erken modern insanların iki farklı popülasyonu olduğunu göstermişti. Bunlardan biri Çekya’daki Zlatý kůň bölgesinde kadim bir kadının kalıntılarından alınan örneklerde tanımlanmış, diğeri Bulgaristan’daki Bacho Kiro’da tespit edilmişti.
Zlatý kůň kalıntılarındaki genetik analizler, Neandertallerle tek bir karışım olayının izlerini ortaya çıkarırken, Bacho Kiro’dan alınan genomlar daha sonraki melezleşmelere işaret eden ek Neandertal DNA’sı içeriyordu.
Bu nedenle araştırmacılar, Zlatý kůň kadınının, insanların Afrika’dan ayrılıp ilk kez Neandertallerle karşılaşmasından kısa bir süre sonra yaşamış olabileceğinden şüpheleniyordu.
Yeni çalışmanın arkasındaki ekip, Almanya’da yaklaşık 230 kilometre uzaklıkta bulunan Ranis adlı ayrı bir bölgede bu kadim kadının akrabalarından oluşan bir grup keşfetti. Ranis’teki altı bireyin genomlarını analiz ettikten sonra araştırmacılar, bunların aslında Zlatý kůň popülasyonunun beşinci ila altıncı derece akrabaları olduklarını buldu.
Araştırma alanında bulunan Ranis iskeletlerinin 42.000 ila 49.000 yıl önce yaşadığını ortaya kondu. Bu da Zlatý kůň topluluğunun da bu dönemde var olması gerektiği anlamına geliyor. Yani iki kazı alanından dizilenen yedi genom, türümüzün üyelerinden elde edilen en eski genomlar.
Bugünkü insanlar, tıpkı Bacho Kiro sakinleri gibi, Neandertallerle olan çok sayıda ek melezleşmenin genetik izlerini taşyor. Ancak Ranis ve Zlatý kůň popülasyonları, “insanlar ve Neandertaller arasındaki ilk karışım”ı, yani bu büyük maceranın başlangıç aşamasını temsil ediyor.
Araştırma makalesinde, “Zlatý kůň/Ranis popülasyonu, bugüne kadar örneklenen Afrika Dışı popülasyonundan en erken ayrışmayı temsil ediyor ve sonuçlarımız, bu ayrışmanın, onların yaşamasından yalnızca 80 nesil önceki bir Neandertal melezleşmesinden kısa bir süre sonra gerçekleştiğini gösteriyor,” ifadelerine yer verildi.
Çalışmanın yazarlarından Dr. Kay Prüfer de, “Bu gerçekten harika, çünkü Afrika kökenli olmayan kim varsa, 45.000 ila 49.000 yıl önce atalarımızın bir yerde yaşadığını ve muhtemelen birbirlerini görme şansına sahip olduklarını söyleyebilir,” dedi.
haber: euronews