Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Gündem

“Bugün adaleti bu ülkede mumla arıyoruz”/ Video

Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İstanbul Anakent Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Cuma namazını kıldığı Beylikdüzü Fatih Sultan Mehmet Camii çıkışında basın mensuplarının sorularını yanıtladı

VİDEOYU PAYLAŞ

BEYLİKDÜZÜ / İSTANBUL- Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İstanbul Anakent Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Cuma namazını kıldığı Beylikdüzü Fatih Sultan Mehmet Camii çıkışında basın mensuplarının sorularını yanıtladı. İmamoğlu, “Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın tutuklanmasıyla ilgili neler söyleyeceksiniz” sorusuna şu yanıtı verdi:

“Kötü bir hafta yaşadık aslında. Pazartesi sabah, günün doğmadığı bir şafak operasyonuyla, yine öyle ifade etmek zorundayız, ev basılarak, bir belediye başkanını evden almak istediler, bulamadılar. Sonra, Edremit’te babasının yanından gidip teslim almaya çalıştılar. Beklediler, aldılar. İşte sağlık kontrolü… Gösterilen muamele… Sonra 3 saat yol… Geldi, 72 saat nezarette tutuldu, tek bir ifadesi alınmadı. Daha sonra, yine ifadesi alınması adına adliyeye sevk edildi. Saatlerce bekletildi. Derken, işte bu gece sabaha karşı da tutuklama kararıyla nihayete erdi mesele. Ve bugün Paşakapısı Cezaevi’ne sevk edilecek. Benzer bir durum, Prof. Dr. Ahmet Özer… Hemen komşu ilçe burada, Esenyurt’ta. Ahmet Özer Hocamız da aynı şekilde gün doğmadan alındı, götürüldü, apar topar cezaevine kondu.

Sayın Cumhurbaşkanı, biliyorsunuz, 90’lı yıllarda yargılandı. Hep o günlerden şikayet eder, o günleri aşağılar, kötüler. Ama o kötü dediği zamanda… Hem de çok daha ağır bir suçla yargılandı o dönemde. Ama o dönemde, hem de Devlet Güvenlik Mahkemesi gibi, böyle üst yetkili mahkemelerde bu süreç yönetildi. Ama ona rağmen sayın Cumhurbaşkanı, duruşmalara elini kolunu sallaya sallaya gitti. Yine elini kolunu sallaya sallaya çıktı. Olması gerektiği gibi yani. Mahkemeye gitti. Hakkında karar verildi

 Yargının o gün aldığı kararı konuşmuyorum. Yargılanma biçimine, mahkemeye gidişine… Yani kimse sabahın kör vakti evini basıp, onu evden almadı. Yani 25-30 yıl öncesini adalet olarak arar haldeysek, çok kötü durumdayız biz. Gerisini konuşmak boş. Başından beri anlattığımız mesele bu. Bakın ne diyorum? 2 yıl görevini yaptı yine.

Şimdi apar topar hapse atılan Esenyurt Belediye Başkanı için, ‘Çok büyük şeyler var, bildiğiniz gibi değil…’ Yahu 80 günü aştı, 90 gün oldu neredeyse, iddianamesi yazılmadı daha. Bir iddianame yazılamadı. Hala arıyorlar. Hala bakıyorlar. Bu kadar hukuksuzluğun, itibarsızlaştırmanın, siyasetin yargıyı bu kadar alet olarak kullandığı bir dönemin, silah gibi kullandığı bir dönemin Türkiye’de var olduğunu ben düşünmüyorum.

Bugün yandaş gibi görünenler, yanında gibi duranlar dahi, öyle bir an gelir ki, çıkarına ters düşersin, bir gecede seni alabora eder; bir sabah vakti senin de kapını çalarlar. Birçok şey anlattık; İstanbul’un nasıl hedefe konduğunu, nasıl onların canını sıktığını, böyle bir iktidar döneminde dahi, tarihinde hiç olmamış kadar, 26 ilçeyi birden Cumhuriyet Halk Partisi’nin kazanmasını, kendini, bizzat kendini İstanbul’da üç kez yenen bu birlikteliğin, onun canını yakıp, İstanbul’a dair bu uygulamaların sahibi olduğunu düşünüyorum. Net. Başka hiçbir sahibi, adresi yoktur.

Elbette biz, bu şekilde olan bir uygulamaya karşı mücadelemize devam edeceğiz. Bugün MYK toplantısı var. Genel Başkanımız ve partimizin üst yönetimi, çalışma içerisinde gündemine devam ediyor. Biz bir yandan işimizi yaparken, bir yandan Rıza Akpolat kardeşimize dair itirazlar yapılıyor, hukuki hazırlıklar yapılıyor. En üst seviyede savunması yerine getirilecektir.

Kimseye haksızlık, hukuksuzluk, adaletsizlik yapılmasın. Herkes eşit olsun.’ Şurada 5-10 adımdan buraya gelene kadar, dakikalar geçti. Birçok insanın yine uğradığı haksızlığı, hukuksuzluğu, efendime söyleyeyim işe girememesinin şikayetlerini dinlediğim nice insanımız oldu. Şuradan buraya; caminin kapısından buraya. Ama ne mutlu bana ki, bir genç de liyakatiyle nasıl memur sınavından alınıp, İBB’de çalıştığı için bana minnet duygularını iletti. Bana adaletli olmak için minnet duygularıyla iletti. Ben, görevimi yaptım. Yani bu ülkede adaletli biri varsa, ona minnet duyuyoruz. Hayır; adaletli olmak görevimiz. Biz ise, bugün adaleti bu ülkede mumla arıyoruz.

 

DİĞER VİDEOLAR