78 kişinin yaşamını yitirdiği Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otel’de çıkan yangın nedeniyle gözaltına alınanlar oldu. Bolu Belediye Başkan Yardımcısı Sedat Gülener, İtfaiye Müdür Vekili Kenan Coşkun, Gazelle Otel Genel Müdürü Ahmet Demir ve itfaiye personeli İrfan Acar’ın da aralarında bulunduğu 19 kişi tutuklandı.
Halk TV yazarı İsmail Saymaz bugünkü yazısında Gülener ve Coşkun’un yaptığı açıklamalara yer verdi.
Saymaz’ın yazısının ilgili bölümü şöyle:
Coşkun, “Başkan ve başkan yardımcısının Grand Kartal Otel’in yangın güvenliği yönünden denetim talebinin geri alınması hususunda talimatları olmadı. Onlarla bu konuda bir görüşmem yoktur” dedi.
Belediyecilerin tutuklanma gerekçesi olarak ‘suçun toplumda yarattığı huzursuzluk’ gösteriliyor.
Ancak Grand Kartal Oteli’ni 15 Aralık’ta denetledikleri ve yangına ilişkin hiçbir tespit yapmadıkları ortaya çıkan Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkilileri için işlem yapılmıyor.
Yeter ki Bakan Mehmet Nuri Ersoy’un huzuru bozulmasın…
‘DİLEKÇE BENİM DE DİKKATİMİ ÇEKTİ’
Gülener, dünkü ifadesinde, itfaiyenin kendisine bağlı olduğunu vurguladı. Yangın güvenliğine ilişkin bir dilekçe verildiğinde ilgili birime gönderildiğini anlatan Gülener, şöyle dedi:
“Dilekçe geldiğinde haberim olmaz. Denetimden sonra da haberim yoktur. Ancak belediyede yazışmaların olduğu AKOS sistemine düştüğünde takip edebilirim.”
Gülener’e Grand Kartal Oteli’nin yangın uygunluk raporu için 12 Aralık’ta belediyeye başvurduğu, 16 Aralık’ta sekiz eksikliğin bildirildiği, şirketin 24 Aralık’ta dilekçesini çekip 72 metrekarelik kafeterya için başvurduğu hatırlatıldı.
Gülener, şu yanıtı verdi:
“Grand Kartal Otel’e ilişkin, itfaiyenin yazışması bana gelene kadar haberim olmamıştı. Geri çekilme dilekçesi dikkatimi çektiği için itfaiye müdürüne sordum. ‘İtfaiye raporu için başvurmuşlardı. İkinci bir dilekçeyle başvurularını çekiyorlar’ (dedi.) ‘Yapmamız gereken nedir’ dedim. Dilekçeyi iptal edebileceklerini söyledi.”
Gazella Oteli Müdürü Ahmet Demir ile bu konuda bir görüşme yaptığını kabul eden Gülener, “Bir evrakı olduğunu söyledi. ‘Bakabilir misiniz’ dedi. (Bu görüşme) Dilekçe verdiği aşamadan sonra olabilir. Verilen dilekçelerde bize başvurulması rutin bir iştir” dedi.
Gülener, şöyle devam etti:
“Talep üzerine yapılan denetimlerde eksiklik geldiğinde uygunsuzluk raporu talep edene teslim ederiz. Grand Kartal Oteli sahiplerini yakından tanımam.”
BAŞKANIN TALİMATI OLMADI
Coşkun da sekiz eksiklik tespit edildiğini, denetime giden amir İrfan Acar’dan öğrendiğini belirterek, “15 günlük süreyi bildiğim için ikinci denetimde gereğini yapmasını söyledim” dedi.
Coşkun, şöyle devam etti:
“Eksikliği öğrendiğimde işlemim olamaz. Çünkü işlem neticesinde talep sahibinin inceleme istediği yeri kapatıp kapatmayacağını bilemem. O yüzden buranın kontrolü, ruhsat vermeye yetkili idarededir.”
Başkan Tanju Özcan ve Yardımcısı Gülener tarafından telkinde bulunulmadığını belirten Coşkun, şöyle dedi:
“Başkan ve başkan yardımcısının Grand Kartal Otel’in yangın güvenliği yönünden denetim talebinin geri alınması hususunda herhangi bir talimatları olmadı. Onlarla bu konuda bir görüşmem yoktur.”
Coşkun, iptal dilekçesi veren işletmelerle ilgili takip yapmadıklarını anlatarak, şunları söyledi:
“Vatandaşın dilekçesini iptal etme hakkı vardır. Uygunsuzluk raporu düzenlediğimiz zaman bunu talep edene veririz. Talep eden, bunu ruhsat vermeye yetkili idareye verir. Takibini yapmayız. Çünkü diğer idarelerden ruhsat için gereken belgeleri alıp almadığını bilmemiz mümkün değildir. Ruhsat kontrolünü biz yapmayız. Ruhsatsız bir yapıya da talep edilmesi halinde belge verebiliriz. Ruhsatsız olduğunu bilsek de ruhsat yönünden inceleme yapamayız. Çünkü görevimiz değildir. Hiçbir yerde ruhsat kontrolü yapmıyoruz.”
‘TOPLUMSAL HUZURSUZLUK’
Gülener ve Coşkun, bilinçli taksirle ölüme sebebiyet vermekten tutuklandı. Eksiklikleri bildikleri ancak ilgili birimlere bildirmedikleri ileri sürüldü.
Kararda taksirle işlenen suçların görev suçu sayılmayacağı öne sürüldü. Dayanak olarak, bir ambulans şöförünün hasta nakli sırasında trafik kazası yapmasına ilişkin karar gösterildi. Bu yüzden belediye görevlileri için soruşturma iznine gerek olmadığı savunuldu.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Letellier/Fransa kararına atıfta bulunularak, ‘belirli suçlara toplumun tepkisi nedeniyle doğabilecek toplumsal huzursuzlukların en azından belirli süre tutuklanmayı haklı kılacağı” savunuldu.
Tutuklama gerekçesi şu şekilde izah edildi:
“Birçok vatandaşımızın yanarak şehit olması ve yaralanmasının toplumda huzursuzluk yarattığı…”
BİLİRKİŞİ RAPORU CEVABI
Özgür Özel’in yayınladığı, korsan olduğu iddia edilen bilirkişi raporu için de “Şüphelilerin kusur durumlarına ilişkin tesis edilen herhangi bir raporun bu aşamada bulunmadığı, bilirkişi incelemesinin devam ettiği” belirtildi.
Gülener ve Coşkun’un rüşvet alıp almadıklarının belirlenmesi için evlerinde para arandığı iddia ediliyor. Ancak arama sonunda para bulunamadığı belirtiliyor.