“Öcalan’ın Mecliste konuşturmak felaket getirir!”
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Genel Merkez’de düzenlenen Sendikalar ve Emek Örgütleri Buluşması’nda konuştu.
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel'in açıklamalarından satır başları şöyle:
Dün Cumhuriyet'in 101. yılını coşkuyla kutladık. 81 ilde vatandaşlarımız terörden korkmadıklarını ilan ettiler, kalabalıklar 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı kutladılar.
Emekliler çok büyük bir haksızlıkla karşı karşıyalar. Emekliler bu iktidar göreve geldiğinde 8 çeyrek alırken, şimdi 2,5 çeyrek altın alıyor. 5,5 çeyrek altın kayıp. En düşük emekli maaşı asgari ücret düzeyine çıkmalıdır.
Durum asgari ücrette de hiç farklı değil. Her işçi her ay 4 çeyrek altın kayıpta. Bu iktidar her ay 4 çeyrek altın yokluk vergisi alıyor. Ama zenginden bir şey almıyor.
Karşı karşya olduğumuz durum mutlaka ve mutlaka örgütlü mücadele ve bu hak alınana kadar birlikte mücadele öğütlemektedir.
Her sabah yeni bir haksızlığa uyanıyoruz. Bu sabah Esenyurt Belediye Başkanı'mız Prof. Dr. Ahmet Özer, evinde gözaltına alındı, gün ışırken belediyenin kapısı kırılarak girildi. Değerli başkanım her sabah zaten 08.30'da belediyeye gidiyor. Bir telefon etsen gelir, belediyenin kapısında beklesen olur. Kamu binasına devlet, bekçinin anahtarını istemek yerine kapıyı kırarak giriyor. Neden? Bir algı yaratacaklar.
Burada aynı adliyenin kaşesi var. 'Seçebilir miyim?' diye sormuş vatandaş. Teröristse, seçemezsin zaten. 'Mahsuru yok' diyorsun. Bugün çıkmış '10 yıldır' diyorsun. 10 gündür de Devlet Bahçeli, o söylediğiniz görüşme, temas bilmem nelerin, acaba dediğiniz kişinin ta kendisinin umut hakkından, Meclis'e gelmesinden, konuşmasından bahsediyor. Siz ne yapmaya çalışıyorsunuz, gerçekten anlamak mümkün değil.
Süreci çok dikkatli ve yakından takip ediyoruz ama kurulan kirli oyunun ne parçası oluruz ne de o oyuna teslim oluruz.
ÇÖZÜM SÜRECİ
Bugün Sayın Erdoğan kürsüdeydi. Sayın Bahçeli'nin açıklamalarını değerlendirdi ve sahiplendi. Bahçeli'nin her sözünün altına imza atmıştır. Bana da teşekkür etmiş. Bu teşekkür yanlış zeminde yapılmış bir teşekkür. Beni bir kişi anladı o da yanlış anladı
Sayın Erdoğan, milyonlar anladı sen anlamamışsın. Ben de isterim teşekkür etmeyi ama bir kişinin meselesini o kişinin özgürlüğüyle ilişkilendirip getirip de Meclis'te konuşturup kökünden halletmeyi düşünecek önerme eksiktir, felaket getirecektir. Kürtler sorunum var diyorsa vardır noktasındayım. O soruna Meclis'in bakması noktasındayım. Hiçbir siyasi parti dışlanmadan konuşulmalı.
Ben Meclis'i adresi gösteriyorum, Devlet Bey ve sen Abdullah Öcalan'a Meclis'i adres gösteriyorsun. Bir aktörü aktörleştirip bir sorunu yok sayarsanız, bana teşekkürünüz sadece beni dinlemediğinizi ya da perspektif yerine Abdullah Öcalan odaklı durumu kendinizin de sürdüreceğini gösteriyor. Bu doğru değil. Meclis'in merkezde olduğu şeffaf, adil, toplumsal mutabakata dayalı çözüme dayalıyız.