Vurmayın CHP’ye!

Ufuk TEKİN 

İktidarda değil, muhalefette. Ne yönetme gücü var ne de iktidar erkini kullanma yetkisi. Durum on yıllardır böyle ama nerede bir sorun olsa, çıksa ya sorunun kaynağı ya da sorunu çözebilecek makamdaymış gibi “topa tutulan” hep o. Enflasyonun sebebi olan belli, iktidarda ama “Sorumlusu CE-HA-PE” diyenler bile çıkabiliyor. Terör örgütü sınırda kanlı eylemlere girişse “iç uzantıları” denilerek ima edilen o. Emniyet içinde hesaplaşma mı var, onun parmağı aranır derhal, “kuklacı” imasıyla işaret edilen, “yargıda yuvalanmış odaklar” dense akla düşürülmek istenen yine o. Ama onun sorumluluğunda ne Emniyet ne Türk Silahlı Kuvvetleri ne de Hâkimler Savcılar Kurulu var. Hitler’in SS’lerine, Mussoli’nin Kara Gömlekli çetelerine benzer bir “komandovari” gençlik teşkilatı mı? Hayır. Elinde “algı yaratmak” ya da “algıları bozarak değiştirmek” için trol ordusu da yok. Genelkurmay Özel Kuvvetler emrinde değil, Hazine hiç değil, MASAK’ı atayan, BDDK’yi, Merkez Bankası ve Türkiye Bankalar Birliği yönetimlerini görevden alan / göreve atayan da o değil. TSK’ye Genelkurmay Başkanı ile Kuvvet Komutanlarını 22 yıldır atayan, Yargıtay Başsavcısını seçen, Anayasa Mahkemesi üyelerini 22 yıldır atayan da mı CHP?

Türkiye Cumhuriyeti’ni kurduğu için mi? Öteki partilere düşman da ondan (mı), farklı görüşlere tahammülsüz (mü), uzlaşmaya kapalı (mı), demokrasiye inançsız diye mi bu öfke? Oysa her bayram her partiye misafir olan, her renge kapısını açıp misafir eden bir tek o var. 1960’daki askeri darbeden sonra Adalet Partisi ve MHP’yle ayrı hükümetlerle yer alan hoşgörüye o sahip. Cumhuriyet karşıtlığı nedeniyle kapatılan MNP’nin ardılı MSP ile bile hükümet ortağı olacak kadar toleransı olan parti CHP. TİP’li Can Atalay için çırpınan o, Kobani’de ceza alan Selahattin Demirtaş’a, seçim barajını geçsin diye HADEP’e sahip çıkan o. Meclis’te grup kurabilsin diye İyi Parti’ye, AKP’den ayrılan DEVA ile Gelecek P’lere onlarca milletvekili hediye eden o. 1 Mayıs’ta yürüyen o, Çorlu’daki tren faciasının, Soma’da, İliç’te maden cinayetlerinin, Kahramanmaraş depreminde suçluların peşine düşen o. Gezi’de haksızlık, Kuran kursunda tecavüze uğrayan çocuk, kamuda israf mı var? Peşinde yine o. Şanlıurfa’daki cinayetin failleri, Salda Gölü’ndeki çevre katliamı onun derdi ama ne İsa’ya yaranabiliyor ne de Musa’ya.

Vurmayın CHP’ye! Biraz insaf (takdir) edin gari.