Academy day’de kadının gücü konuşuldu!
Olaynet- Dizi sektöründe dünyanın en prestijli ödülleri olarak kabul gören Emmys ve IEmmys ödüllerini düzenleyen The International Academy of Television Arts & Science (Uluslararası Televizyon Sanatları ve Bilimleri Akademisi) üyelerinin bir araya geldiği Academy Day etkinliği bu yıl Ay Yapım ev sahipliğiyle Türkiye’de ilk kez İstanbul’da gerçekleşiyor. Uluslararası kültür ve medya endüstrisinde ön plana çıkan şirketlerin, kendini ve üretim yaptıkları ülkeyi tanıtmalarını sağlayan Academy Day etkinlikleri tüm hızıyla sürüyor.
canlı casino siteleri 2025
Bugün gerçekleşen panellerin moderatörlüğünü Kerem Bürsin üstlenirken Türkiye’de sektörün önde gelen isimleri aynı masada buluştu. Uluslararası Emmy Ödülü adayı senarist Ece Yörenç, Netflix Türkiye Orijinal İçerikler Direktörü Pelin Diştaş, senarist Sema Ergenekon ve başarılı oyuncu Beren Saat'in katılımıyla kamera önü ve kamera arkasında kadınların Türkiye’deki içerikler üzerindeki etkisini konuştular.
Kerem Bürsin ilk defa moderatörlük yapmasına rağmen başarısıyla seyircilerden büyük alkış topladı.
Beren Saat yalnız Türkiye’de değil dünyada da milyonlarca izleyiciye ulaşan bir kadın oyuncu olarak mesleğine bakış açısını şu tümcelerle dile getirdi:
‘Fatmagül dünyada pek çok kadın izleyicinin hayatını etkileyen bir karakter oldu, bana da çok güzel geri dönüşler geldi dünyanın her yerindeki izleyicilerden. Fatmagül’ün hazırlıkları esnasında psikolojik danışmanımız vardı. Kolektif bilinçaltının dişil enerjiyi izlediğini söylemişti. Yaklaşık 20 yıldır bu sektördeyim ve her zaman bu sorumluluğu üzerimde hissediyorum. Her defasında birbirinden farklı karakterleri oynamayı seçiyorum. Son zamanlarda farkettiğim bir şey var. Ne zaman hayatımda ileriye dönük bir dönüşüm yaşasam yeni bir karakter beni buluyor. Atiye’de önce uzun süre televizyonda çalıştığım için bir ara vermiştim ve kendimi spirtüel olarak geliştirdiğim bir ara oldu bu.’
Yurtdışı izleyicilerle ilgili
Ece Yörenç: ‘Biz öncelikle Türkiye için hikayeler yaratıyoruz. Ancak kadınların dünyanın her yerinde dertleri ortak. Fatmagül susma dediğinde bu Hindistan’da da, Güney Amerika’da da karşılık buluyor. Sadece kadın olarak da değil insan haklarının da hayvan haklarının da temel meseleleriyle ilgiliyim ve işlerimde yansıtmaya çalışıyorum.’ Dedi.
Sema Ergenekon: ‘Hikayeleri yazarken kendimi de bu dünyanın bir parçası olarak görüyorum. Kendi inanç ve düşüncelerim hikaye ve karakterlere yansıyor. Kendi dünyasını yaratan kadın karakterleri yazmayı seviyorum. Yargı’nın Yunanistan remakei beni çok heyecanlandırıyor.’
Pelin Diştaş ise panalde son yıllarda en çok izlenen işlerinin başrollerinde hep kadınların yer aldığını ve bunu dünyanın pek çok ülkesinde karşılık bulduğunu söyledi.