Olaynet– DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin Kadın Eylem Planı’nı açıkladı.
Babacan, yaptığı açıklamasında kadın haklarından İstanbul sözleşmesine değin bir çok konuda düşüncelerini anlattı.
Babacan’nın açıklamasının öne çıkanları şöyle:
“Ülkemizin tüm demokrat kadınlarını hakkın, adaletin, özgürlüğün yanına davet ediyorum. DEVA Partisi’ne davet ediyorum. DEVA’da kadınlar üzerinden siyaset yapılmaz. Bizde siyaset kadınlar için yapılır. Eşitlikçi siyaset vardır.
Soruyorum; başörtüsü ile ilgili düzenlemeler beş dönemden, 20 yıldan sonra şimdi mi aklınıza geliyor? Seçime 3-5 ay kala mı aklınıza geliyor? 28 Şubat’la mücadele edeceğim diye destek alanların yüzleri 20 yılın sonunda kadınların başörtüsünü, ‘siyasi pas almak’, ‘siyasi gol atmak’ konusu haline getirirken hiç mi kızarmıyor?
Ülkemizde başörtüsü hakkı, muktedirlerin baskı aracına dönmüştü. Anayasada ve yasalarda hiçbir yasak olmamasına rağmen, hukuk tanımayanlar kadınlara zulmetmişti. Kadınlar en temel haklarından mahrum bırakılmışlardı. Niçin? Çünkü ülkemizde rejim tartışmaları hep kadın üzerinden yapıldı.
‘Kadının yeri evidir’ dediler, işe almadılar. ‘Kadın çocuk bakar’ dediler, siyasete almadılar. Ama yeter, gerçekten yeter. Yarınların Türkiye’sinde böyle bir şey görmek istemiyoruz. Kadınların mutlu, özgür ve eşit olmadığı yerde kimsenin yüzü gülmez.
Kadınlar ‘İstanbul Sözleşmesi’ne geri dönelim’ diyor. Döneceğiz. Hem de Cumhurbaşkanı yemin töreninden sonraki ilk imzalardan birisi sözleşmeye geri dönüş imzası olacak. Çok kızgınız, öfkeliyiz. Gereğini yapacağız.
Ne zaman kadına şiddet söz konusu olsa ‘Kimlerdenmiş? Üzerinde ne varmış? Saat kaçmış? Neredeymiş?’. Sorular bu. Ya sana ne kardeşim. Şiddet var burada, demek ki sen gereğini yapacaksın. Sapasağlam bir siyasi iradeyle kadınların yanında olacağız.
Benim bu ülkede ‘Yokluktan çocuğumu okutamıyorum’ cümlesini duymaya tahammülüm yok. Çocuğun yeri kreşidir, okuludur. İhtiyacı olan ailelerin çocuklarına nakit destek sağlamak zorundayız.
Kız çocuklarının her alanda yükselmeleri için elimizden geleni ardımıza koymayacağız. Emin olun; dünya çapında bilim kadınları yetiştireceğiz.
Kadın girişimciyi, üreticiyi, esnafı, zanaatkarı destekleyeceğiz. Satış yaparak para kazanmaları için her türlü imkânı zanaatkâr ve girişimci kadınlara sağlayacağız. Çünkü kadın varsa çözüm var. Kadın varsa kalkınma var. Kadın varsa bereket var.
‘Eşit işe eşit ücret’ anlayışına göre tedbir almak zorundayız. Lafta bırakamayız. Ayrıca kadının iş yerinde maruz kaldığı mobbing gibi durumlarda çok ciddi duruş gerekiyor. Bu da bir siyasi duruş meselesi.
Altılı Masa çatladı, dağılacak’ dedikodularına hiç prim vermeyin. İktidarın tek alternatifi altılı masadır. Altılı masayı güçlü tutmak ve başarıya ulaştırmak ortak hedefimiz olmalıdır. Eğer altılı masadaki partilerin bireysel iddiaları varsa bu iddialarını çoktan yapmaları, denemeleri gerekirdi. 2018’de denendi, hezimet meydana geldi. Bu tartışmaları yapanlara ‘2018’e bakın, ders alın. Aynı hataları tekrar etmeyelim’ diyorum. Ortak aday ve politika setiyle hep beraber seçime hazırlanalım.”
EKONOMİ
15 saat önceYAZARLAR
15 saat önceYAZARLAR
16 saat önceYAZARLAR
16 saat önceYAZARLAR
2 gün önceYAZARLAR
2 gün önceYAZARLAR
2 gün önce