0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

OLAYNET– DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, KRT TV’de Elif Doğan Şentürk ile Savaş Kerimoğlu’nun sunduğu Gündem Özel programında gündemi değerlendirmelerde bulundu.

Babacan’ın değerlendirmelerinde şu sözler yer aldı:

“Türkiye Cumhuriyeti devleti, artık temel fonksiyonlarını yerine getiremeyen bir aygıt haline geldi. Tek kişinin elinde bir oyuncak oldu. O kişinin dikkatinde çekilirse karar alıyor. Aldığı kararların da çoğu yanlış ya da başıboş. Bir devlet bütünlüğünden, koordinasyonundan yoksun, salınmış halde gidiyor her şey.

Dezenformasyon yasası, tam bir sansür yasası. Ülkeyi yönetenlerin işine gelmeyen gerçeklerin önünü kapatmak için çıkartmaya çalıştıkları bir yasa. İktidarı kaybedeceklerini görmeye başladılar. Panik halinde akıllarına gelen her şeyi yapıyorlar. Zararı Türkiye demokrasisi ve özgürlük ortamı görecek.

Anayasalar geniş bir özgürlük çizmeli, anayasalarda yasaklardan bahsedilmemeli, özgürlük çerçevesi çok geniş olmalı. Bunun sınırlanması gereken konular varsa diyelim ki basın özgürlüğü çok önemli ama basın özgürlüğü demek terörü teşvik anlamına gelmemeli. Anayasalar çok özgürlükçü ve geniş çerçevede metinler olsun istiyoruz.

Altılı masanın da ortak adayın da odaklanması gereken ülkenin yarınları. Geçiş sürecinin yol haritasını ve ortak politikalardaki çalışmaları bitirince, ortak adayı belirlediğimiz anda o ortak adaya yarınları soracaklar. Güven veren sapasağlam çözümlerle vatandaşlarımızın karşısına çıkacak.

Dünyada popülist-otokrat liderler o kadar yayıldı ki biz burada kazanınca tüm dünyada demokrasiye inananların umudu artacak. Biz bunu sadece Türkiye için değil aynı zamanda tüm dünyadaki demokratlar için demokrasi mücadelesi olarak görüyoruz.

Bugün Merkez Bankası’nın rezervi borç. Şu anda 100 doları olan bir insan Merkez Bankası’ndan zengin. Merkez Bankası eksi 60 milyar dolarda. Merkez Bankası’nın elindeki dolara karşı 60 milyar dolar daha farzla borcu var.

Arka kapıdan, gizli saklı döviz satıyor Merkez Bankası. Rakamlar korkunç boyutlara geldi. 240 küsur milyarlarda gizli saklı satılan döviz miktarı. Düşünün ki ben ekonominin başındayken Merkez Bankası 13 yılın toplamında topu topu 8 milyar dolarlık satış yaptı. Bunu açık, şeffaf yaptı. Bunlar 240 milyar dolardan fazla dövizi cayır cayır arka kapıdan sattılar. Hiçbir şey açıklamıyorlar.

Şu anda biz ülke yönetimini teslim alsak bu krizi 6 ayda çözeriz. Sapasağlam kadrolar var. Bir de 2 tane krizi çözme tecrübesi var. Bir biliyorsak bir bilene sorarak hareket ediyoruz.  2001-2002 krizini çözdük çözdük. 2008-2009 krizini çözdük. Bu krizi de çözmek yine bize nasip olacak. Eğer böyle iki tane büyük kriz çözen başka bir kadro varsa gelsin, buyursun çözsün.

Ekonomi yönetiminde para politikası ayrı, maliye politikası ayrıdır. Finans, bankacılık ayrıdır. Merkez Bankası’nın başına para politikasından anlayan bir iktisatçı koyacaksınız. ‘Bu biraz para saymış, getir Merkez Bankası’nın başına koy’ olmaz. Para politikası bir ihtisas alanıdır. O alanda uzmanlaşmış dürüst insanları koymanız lazım.”