Oktay EROL
“Memleket Partisi İl Başkanlığı’na Adana
Merkez Yönetim Kurulu’nun 6 Haziran 2022 tarihli toplantısında Adana ili Yönetim Kurulu’nun durumu görüşüldü.
Memleket Partisi Tüzüğü’nün 37/2 ile 39/1 maddesi gereğince Adana il örgütünde parti çalışmalarının uyumlu bir şekilde yürütülmesi için İl Başkanı Celal Güven ve İl Yönetim Kurulu’nun görevden alınmasına ve tüzüğün 40/2 maddesi gereğince, olağanüstü kongreye kadar görev yapmak üzere Cüneyt Demirtaş başkanlığındaki yedi kişiden oluşan il geçici kuruluna aşağıdaki isimleri yazılı üyelerin atanmasına karar verilmiştir.
Gereğini ve bilgilerinizi rica ederim.
Hakkı Akalın/ Genel Sekreter…”
Örgütün görevden alınıp, yerine geçici kurul oluşturulmasına, kırkbeş gün içerisinde aynı delegeyle gidilmesine “örgüte kayyum atandı” deniyor; haberi şöyle duydun: Adana Memleket Partisi il örgütüne kayyum atandı!
“Kayyum” denilince iyi şeyler düşünenlerden değilim; varsa yanlış, görevden alırsın, yeni bir delege oluşturulmasını sağlarsın, seçime gidersin…
Ya “seçilmişin” elinden almak, ya da alıp yine aynı delegeyle seçime gitmek; akılcı gelmiyor bana…
***
Genel Başkan Muharrem İnce’yi uzun süredir izliyorum. CHP’de grup sözcüsü olduğu dönemlerde yalnız “muhalefetin” değil, “iktidarın” vekilini/ seçmenini sarsardı; günlerce mecliste yaptığı konuşmalar gündem olurdu, konuşulurdu, tartışılırdı…
CHP Cumhurbaşkanı olduğu günlerde düzenlediği seçim gezilerinde de yurttaşta coşku oluşturmayı başarmıştı!
İnsansever, toplum bireyleriyle öykü yazmaya açık, engelleri aşmaya kendini adamış, Z kuşağı için aydınlık bir gelecek oluşturmaya aday, herkesin doymasından/ konuşmasından yana tutum sergileyebilen, her ortamda kendini benimseten bir sim…
“Çok” iyi olmasa da, AKP “iktidarından” kötü bir süreç yaşatmayacağını düşünenlerdim; yaşananlar bugün bile gizemi koruyor olmuş olsa da…
***
İnce’den aslında “çok” şey bekleniyordu; CHP’de süren “utangaç demokrat/ sosyal demokrat” tutumu aşmış olmasını, örgütlerini daha duyarlı oluşturmasını, gelecekte “hizip/klik” oluşturmayacak isimlerin öne çıkmasını sağlamasını beklemek ütopya olmamalıydı…
Toplumun sorunlarına yaklaşımda, gerekse güven oluşturmada CHP’den bir adım önce olmalıydı, bu niteliği “adaylık sürecinde olduğu gibi”, burada da göstermeliydi; olmadı!
Birkaç ay önce Adana’ya gelmişti Genel Başkan İnce, aylardır süren Adana il örgütü karmaşıklığı için açıklama yapması bekleniyordu, soruldu, “aile içi sorunumuz” deyip üstünü örttü!
O an, partililerin “görevden alınmasını” istedikleri İl Başkanı yanında oturuyordu; öyle sakin, öyle sorulanları umursamaz, öyle “dayanağından” yana güçlü…
Orada İnce’den çok şey beklendiğini, CHP’nin içinde sürüklendiği “utangaç demokrat/ sosyal demokrat” anlayışın yinelendiğini düşündüm!
Sorun çözülmekten öte, büyümesi için çaba harcanıyor gibiydi…
***
Memleket Partisi’ni yer yer gerek basından, gerekse sosyal medyadan izlemeye çalışıyorum…
Yurttaşın sorunu “muhalefet” ya da “iktidar” değil; her yönüyle yarın güvencesi… Yeni bir oluşumun, özellikle de siyasal yaşamı iyi tanıdığını ileri süren sosyal demokrat bir anlayışın salt “muhalefetten” oy koparmak uğruna çaba harcamaması gerekir!
Yurttaşın içinde bulunduğu sorunlara odaklanması, onun için çözümler üretmesi gerekir!
Yine bunun dışında, “yeni bir oluşumun” günün koşullarını yaşanılır duruma getirmesi için uğraş vermeli “yapıyı/ örgütü” bu yöntemle kurması gerekir!
Adana ya da, duyduğuma göre başka illerde de benzer sorunlar yaşanmakta… Araştırılmadan, soruşturulmadan mı oluşturuluyor bu örgütler; anlamaya çalışıyorum gerçekten!
Genel Başkan İnce ile yanında bulunanların “örgüt” anlayışı bu mu?
Adana’da olsa, bir başka kentte olsa oradaki isimler suçlanmadan/ görevlerinden alınmadan önce, başta “o isimleri” oraya getirenler sorgulanmalı diye düşünüyorum!
***
Şimdi mi?
Birkaç ay önce “aile içi sorunumuz” denilen konu üzerinde düşünülmüş/ karar verilmiş!
Alınan karara göre de, il örgütü belirtilen maddeler göz önünde tutularak görevden alınmış!
Yanıtlamakta zorlandığım birkaç soru var;
Bir, neden yeniden kayıtlı üye/ delege oluşturacak geçici örgüt yerine kayyum,
İki, neden aynı delegeler yeni başkanı belirleyecek,
Üç, aynı delegelerin görevden alınan başkanı yeniden göreve getirmesi sorun olmayacak mı?
Anlamaya çalışsam da başarılı olamıyorum!
Ayrıca şunu da eklememde yarar var;
Adana’da görevden alınan başkanla birlikte yürüyen, şu an görevleri başında olan birçok ilçe var; Seyhan, Kozan, Ceyhan gibi… Bir de Çukurova ile Yüreğir gibi karşı grup… Buna bir de olmamalarına karşın, varmış gibi gösterilen, sanal örgütler de var…
Bu durumda, Memleket Partisi’nin de “utangaç demokrat/ sosyal demokrat” yolunda yürüdüğünü söylemek yanlış olmayacak!
150622