0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İktidarın, yaşanan sıkıntılara karşın söylemlerinde kullandığı dil, olanlara yaklaşımı akılları zorlamayı sürdürüyor. Öyle ki, sokağın çektiği acıyı konuşmak yerine ya yabancı gelişmiş ülkeler saptırılarak anlatılıyor, ya da yurttaşın yaşadıklarıyla alay edilircesine yadsıma yoluna gidiliyor.

Kimi zaman ekonomik bunalımın olmadığını, kimi zaman abartıldığını, kimi zaman iktidara haksız edildiğini dile getiriyorlar. soL haber, bunların dışında daha çoğunu derlemiş. İlgiyle izlenecek çalışma şöyle:

Ekonomik krizin etkilerinin saklanamaz noktaya geldiği, döviz kurlarının kontrolden çıktığı ve krizin yükünün yoksulların sırtına yükseldiği ağır bir dönemden geçiyor ülke. AKP çok açık bir biçimde irtifa kaybediyor. Bu irtifa kaybının etkileri çeşitli. Karşılıklı ağır suçlamalarla ilerleyen iç tartışmalar bu etkilerden biri. Bir AKP Milletvekili Cumhurbaşkanı danışmanlarından birini Sorosçu olmakla suçladı. Partinin kurucularından Bülent Arınç ise “Çok üzgünüm AK Parti’nin sonu böyle olmamalıydı” diyerek krize ve düşüşe işaret etti.

Ekonomik krize AKP tepkileri ise hem dramatik hem de oldukça eğlenceli. Dramatik çünkü AKP’nin düşüşünü laf ebeliğiyle saklamak artık mümkün değil. Eğlenceli olan ise AKP’yi ve Türkiye’yi yönetenlerin entelektüel sefaletleri.

sol Haber son bir haftada döviz kurlarının alıp başını gitmesi ile ilgili AKP’li yöneticilerin beyanlarını derledi.

Altı sıfırı unuttu

Dolar/TL kurunun 11 liranın üzerine fırlaması üzerine AKP Grup Başkanvekili Cahit Özkan, tuhaf bir açıklama yaptı. Özkan, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, “Dolar kurunu bahane edenlere söylüyorum” diyerek şunları söyledi:

“Dolar kurunun nereden nereye geldiğini soranlara söylüyorum, bakınız AK Parti’den önce 19 yılda, yani 1983’ten 2002’ye kadar geçen sürede 83’te 220 lira olan dolar, 2002 yılında 1 milyon 680 bin liraya çıkmış. 6 bin 680 kat dolarda bir artış meydana gelmiş. 2002’den bugüne ulaşımda, sağlıkta, eğitimde, havacılıkta, her alanda yatırımlar yapmış, sanayi ülkesi haline gelmiş, 35 milyar dolarlık ihracatını 210 milyar doların üzerine çıkarmış bir Türkiye. Evet, dolardaki değer kaybını tam bin kat aşağıya çekmek suretiyle 20 yıla baktığımızda sadece 6 kat bir artış söz konusu. Demek oluyor ki ortada bir kazanım var. Demek oluyor ki ortada Türkiye’nin istikrarı söz konusu.”

Özkan’ın “1000 kat aşağı çektik” diye yorumladığı fark 2005 yılında Türk Lirasından altı sıfır atılmasından kaynaklanıyordu.

AKP’ye oy verene cennet garanti

Anketlerde AKP’nin oy oranın hızla düştüğünün ortaya çıkması üzerine AKP Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz, “Recep Tayyip Erdoğan’ı iktidarda tutmak ve onun yaptıkları sebebiyle sevap hanemize bir şeylerin yazılıyor olması çok büyük bir şey. Oylarımız ile Tayyip Bey’e destek verdiğimiz için hanelerimize sevap yazılmaya devam ediyor” dedi.

Partisinin genel merkezinde basın mensuplarıyla bir araya gelen AKP Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz, “Türkiye’de erken seçim diye bir ihtimal söz konusu değil. Teorik olarak mümkün ama olması için hiçbir neden yok” dedi. Yavuz, geçmiş uygulamalara bakıldığında, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini tartışmak için hiçbir neden olmadığını da savundu. Oysa ekonomik krizden daha kuvvetli bir erken seçim gerekçesi yok.

Yavuz’u kamuoyu İstanbul Belediye Başkanlığı seçimlerinin iptali için gerekçe ararken “Hiçbir şey olmasa da bir şeyler oldu” açıklamasıyla hatırlıyor.

Ver 10 bin doları al Selanik’i

Sedat Peker’in 10 bin dolar maaş ödediğini ileri sürdüğü AKP MKYK üyesi Metin Külünk Çorum’da bir grup sivil toplum kuruluşu tarafından düzenlenen “Yeni dünya düzeninde Türkiye’nin konumu” konulu konferansta Yeni Osmanlıcılık için çıtayı yükseltti.

Hakkındaki iddialarla ilgili bugüne kadar net bir açıklama yapmayan Metin Külünk, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın faiz insin diye kararlı şekilde irade koyduğunu ancak sesin Amerika’dan değil TÜSİAD’dan geldiğini söyledi. Külünk, yeni dünya düzeninde Türkiye’nin kutup başı güç merkezi olmasını istemeyenlerin PKK üzerinden Türk devletinin butik devlet haline getirmek, FETÖ üzerinden Türk devletinin çatısını çökertmek ve LGBT üzerinden de insani değerlerini tüketmek istediklerini ileri sürdü.

Dış güçlerin Yunanistan üzerinden savaş denemesi yapmak istediğini ileri süren Metin Külünk, “Hodri meydan. Yunanistan füze atacakmış. Atsın da görelim ağzının payını alır. 5 saatte Selanik’teyiz. 5 saatte Atina’dayız. Eski Türkiye yok artık” dedi.
İstanbul’dan Selanik’e otobüsle 8 saatte ulaşılabiliyor.

Hem okuması yok hem saymayı bilmiyor

Partisinin Erzincan İl Başkanlığı tarafından düzenlenen Genişletilmiş İl Danışma Meclisi toplantısında konuşan AKP Genel Başkanvekili Binali Yıldırım ise, “Amerika, Avrupa denen ülkeler bunlar enflasyon diye bir şey bilmiyor. Bugün Amerika’da sıfırdan yüzde 7’ye çıkmış enflasyon. Bu ne demektir, 7 kat artış. Bizde onlardan 20’e çıkmış, 2 kat artış. Bizde 10’lardan 20’ye çıkmış iki kat artış. İyi mi, değil” dedi.

Daha önce bir yazı tahtasına yazdığı cümleler nedeniyle Yıldırım’ın okuma yazmasının kıt olduğu iddia edilmişti. Bu beyanı matematiğinin de tartışmalı olduğunu ortaya çıkardı. Çünkü enflasyon sıfırdan 7’ye çıkınca 7 kat artmış olmuyor. Sıfırın katı yok. 10’den 20’ye çıkınca da iki kat artmış olmuyor, bir kat artıyor veya ikiye katlanmış oluyor.