Niyet çok önemli!
-Ben Başbakan iken, ihalelerde neler döndüğünü gördüm.
Müdahale edecektim ama darbe yapıp beni Başbakanlıktan attılar! (Davutoğlu)
-Ben Başbakan iken, 4 Bakanın da Yüce Divana gidip yargılanmalarını istedim.
Fakat Saraydan talimat gelince, Bakanlar kurtuldu! TBMM’deki oylama sırasında ben yurtdışında idim. Bana vekalet eden Başbakan Vekili “Bakanların aklanması yönünde oy kullanmış. Vallahi haberim yoktu. (Davutoğlu)
-Ben Başbakan iken, 7 Haziran 2015 Genel Seçimlerini kaybetmiştik!
Hükümet kurma görevi bana verilince, tam 45 gün “İstikşafi görüşmeler” yaparak oyaladım ve 1 Kasım 2015’te seçimleri kazandık. Bu arada yapılan toplu katliamlardan ve terör olaylarından vallahi benim haberim yoktu! (Davutoğlu)
-Ben Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı iken, ekonominin kötüye gittiğini gördüm. Tedbir amaçlı olarak, Merkez Bankasının başına çok kaliteli ekonomistler buldum. Fakat onlar Erdoğan ile çalışmak istemediler ve battık.
Ben vallahi uyardım, dinlemediler, ben de görevime devam ettim. (Babacan)
-Ben Başbakan Yardımcısı ve Halk Bankası bana bağlı iken, banka üzerinden devletin soyulduğundan, 8,5 Milyar Dolarlık rüşvet zincirinden ve banka genel müdürünün evinde milyonlarca dolar-avro sakladığını görmedim.
Haberim olsaydı, belki engellerdim. Engellerdim di mi? (Babacan)
Ben Başbakan Yardımcısı ve Yüksek Planlama Kurulu-Özelleştirme Yüksek Kurulu üyesi iken yapılan özelleştirmelerden vallahi haberim olmadı.
İmzala dediler imzaladım. Mesela Türk Telekom’un özelleştirilmesinden eğer haberim olsaydı, Telekom’un peşkeş çekilmesine izin vermezdim.
Vermezdim di mi? (Babacan)
-Biz Başbakan-Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı olduğumuzda, FETÖ’nun, devleti özellikle Yargıyı işgal etmesini göremedik. Bakan arkadaşlar bizden gizli iş çevirmişler. Görseydik duruma el atar ve FETÖ aleyhine iki laf ederdik! Ederdik di mi? (Davutoğlu-Babacan)
-Biz, Suriye politikamızın başarılı olmasını çok istiyorduk. Ama olmadı.
Irak ve Suriye’de tarihin en büyük katliamına neden olduk. Ama bizi Hulusi Akar ve Hakan Fidan yanılttılar. Vallahi bir daha yapmayız!(Davutoğlu-Babacan)
(Mişon ölmüş. Sinagog’da tören yapılırken karısı Madam Surpik,
“Ah Mişon ah. Çok bilgili adam idi. Ana dili gibi Fransızca İngilizce, İspanyolca bilir idi, diyerek ağlıyordu.”
Mişon’ un arkadaşlarından biri; “Yapma be Surpik! Mişon benim kırk yıllık arkadaşım idi. O dilleri bilmediği gibi, Türkçeyi bile düzgün konuşamazdı!”
-Madam Surpik; Ama niyet eder idi…)
Davutoğlu ve Babacan da doğru düzgün çalışmaya niyet etmişler ama, onları engellemişler! (Davutoğlu-Babacan AKP’den 2019 da ayrıldılar. O zamana kadar hiç konuşmadılar! Konuşsalar dayak vardı!)
DOĞRU Parti der ki;
Siyaset, niyet edip işlerin kötüye gitmesini beklemek değildir.
Bu, suç ortaklığıdır. Siyaset, emanetin gerçek sahibi Türk Milletinin haklarını hırsızdan korumaktır.
Bir devlet, kurumlarıyla yaşar. Kurumlar da başlarındaki kişilerin dirayeti-bilgisi
ve cesareti oranında iş yaparlar. Bir devletin ömrü, kurumlarının ömrü kadardır.
Ne fazla ne eksik!
Siz Adaletin, hukuk devletinin, laikliğin, ordunuzun ve cumhuriyet değerlerinin yok edilmesini, devletin tepesinde iken susup suç ortaklığını kabullenmiş olacaksınız, şimdi bize ders vermeye mi kalkacaksınız?
Siz Türk Milletini salak mı sanıyorsunuz?
Millet İttifakının Sayın paydaşları, yandaş medyanın dışındaki televizyonlarımızın değerli sorumluları;
AKP’nin bu iki larvasına kucak açmakla, her gün kanallarınızda yer vermekle,
Türk Milletine hakaret ettiğinizin ve AKP’nin 19 yıllık dönemini akladığınızın farkında mısınız?
Eğer, bunlardan Millet İttifakına oy geleceğini düşünüyorsanız, üzgünüm ama yanılıyorsunuz. AKP’ye oy verenler bu ikiliyi bulsalar bir kaşık suda boğacaklar. AKP’den kopan seçmenler kurtulduklarına şükrediyorlar. Tekrar AKP taklidi olan bu ikiliye niçin oy versinler ki? Bunlardan size 3 oy gelirse, sizlerden 33 oy kaçar!
Ne yapmak mı gerek?
Gelin, namuslu-dürüst-bilgili-demokratlar olarak tüm çağdaş ve demokratik kuruluşlarla beraber “ Demokrasi ve Hukuk” birlikteliğini sağlayıp, Türk Milletinin tamamı ile ittifak yapalım. Bu tarikat-cemaat artığı İhvan-Muaviye kafalı Bademleri, sandığa gömelim. Biz hiçbir şart koşmadan hazırız.
Çünkü bizler, Çoban Ateşi Hareketinden gelen Kuvvacılarız…
16 Eylül 2021