“Cemevleri ibadethanedir”

“Cemevleri ibadethanedir”

ABONE OL
13 Ağustos 2021 20:32
“Cemevleri ibadethanedir”
0

BEĞENDİM

ABONE OL

İstanbul Anakent Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Muharrem orucunun 5’nci gününde, Tuzla’daki Aydınlı Hakev Vakfı Cemevi’nde Alevi yurttaşlarla bir araya geldi. Muharrem Matemi lokması, dede Hüseyin Tepe’nin duasıyla dağıtıldı. Alevi yurttaşların, tarih içinde uğradıkları zulümlere karşın, benzer duygular beslememelerinin önemine dikkat çeken İmamoğlu, “Bütün kötülüklere, bütün sıkıntılı hallere rağmen, içimdeki umudu besleyen damarın bu olduğunu itiraf etmeliyim. Bütün sıkıntılı anlardan ders çıkarıp, mutlaka insanların ve yaşayan her canlının iyiliğine dönük mücadeleyle, aslında insanoğlunun hak ettiği bir ortamı var etme mücadelesinden vazgeçmemek duygusu. Ben, Muharrem ayında bu hissettiğim duyguyu sizlerle paylaşmak istedim” dedi.

Cemevlerinin ibadethane olduğu görüşünü yineleyen İmamoğlu, şunları söyledi:

“Alevi vatandaşlarımızın en candan, en birinci hakkı olan ibadetlerini yaptıkları ibadethanelerimizdir. Başka hiçbir tanıma ve tarife muhtaç, asla değildir. O bakımdan İBB olarak, kurumsal anlamda üzerimize hangi vazife düşüyorsa, bu güzel kentimizde yaşayan milyonlarca Alevi vatandaşımızın her türlü inancına dair hizmetlerimizi sonuna kadar yapmakla yükümlüyüz.

Üzerimize bunu vazife edinmezsek, buradan ders çıkartmazsak, dua ederiz ‘Allah beterinden korusun’ diye ama beterinin bizi bulması çok kolay olur; sadece dua edersek. Çünkü, Yaradan bize akıl vermiş. Yaşadıklarımız, aslında doğaya verilen zararın karşılığı olarak, doğanın dengesini bozan insanoğlunun hayatını zorlaştıran olaylar. Bu yönüyle; biz ve bizim gibi yöneticiler, ülkemizin neresinde olursa olsun, insanlarımızın hayatlarını kolaylaştıran, doğayı koruyan, insanlarımızın eşit bir biçimde yaşamlarının sağlanmasına fırsat tanıyan işler yapmak zorundadır. 

Kibirden uzak, ‘Sadece ben bilirim’ anlayışından uzak, aklıselim, hangi konunun uzmanı varsa o insanların aklına başvuran bir yönetim anlayışı, bu tür durumların olmamasına dönük tedbirler alır. Hem İstanbul’un hem bütün şehirlerimizin hem de ülkemizin bu tür bir anlayışa sahip yönetimlerle ve yöneticilerle buluşması için de dua ediyorum. Çünkü, önümüzdeki yıllar, bu şekilde, yaşadığımız coğrafyaya, alanlara, ormanına, suyuna, denizine, havasına zarar vermeye devam edersek, ne yazık ki bizleri daha kötü vakalar, daha kötü olaylar beklemektedir. Bize emanet edilen bu toprakları, hep beraber korumayı birinci vazife olarak kabul etmeliyiz.”

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP