“Gıda fiyatlarındaki artış iktidarın beceriksizliği…”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, gıda fiyatlarındaki önlenemeyen artışa dikkat çekmek amacıyla Tarım ve Orman Bakanlığına yazılı soru önergesi verdi. Gürer, Gıda Komitesi tarafından çeşitli tedbirlerin uygulanmaya başlandığı iddia edilmesine rağmen gıda enflasyonunun önlenememesinin nedenini sordu. CHP Milletvekili Gürer, ayrıca şu sorulara da yanıt istedi: “Yaş meyve ve sebzede lojistik süreçlerin iyileştirilerek bu ürünlerdeki fire oranlarını azaltmak ve nihai tüketime sunulan ürün arzını arttırmak için amaçlanan hedefin gerçekleşme oranı nedir? Lisanslı depoculuk sisteminin geliştirilmesi ile uzun süre saklanabilen ve standardize edilebilen tarım ürünlerinin; depolanmasına ve derin bir piyasada ticaretinin yapılmasına imkân verecek düzenlemede amaçlanan hedefe ulaşılmıştır. Lisanslı depoculuktan yararlanan çiftçi sayısı kaçtır? Tedarik zincirinde pazarlamaya ilişkin fonksiyonların birçoğunun aracılar tarafından yerine getirilmesine bağlı olarak, üretici birliklerinin tedarik zincirindeki payının sınırlanmasının önüne geçmek için bir eylem planı hazırlanacağı açıklanmıştı. Bahsi geçen çalışmanın son durumu nedir? 2020 yılında, ürün tedarik zincirinde karşılaşılan haksız rekabetin tüketici fiyatlarını yukarı çekmemesi için yapılan denetim sayısı kaçtır? Tarım sektörüne yönelik finansal ürünleri çeşitlendirmek ve finansman koşullarını iyileştirmek için alınan tedbirler nelerdir? Alman tedbirler sonucunda istenen iyileştirme sağlanmış mıdır?” LİSANSLI DEPOLARA KONAN ÜRÜNLERE DESTEKLEME ÖDEMESİ YAPILIYOR Bakan Pakdemirli, lisanslı depoculukla ilgili soruda topu Ticaret Bakanlığına atarken, yürütülen lisanslı depo işletmelerine ürünlerini koyan üreticilere 2018 yılından itibaren destekleme ödemesi yapıldığını belirtti. Önerge sahibi CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer ise Gıda ve Tarımsal Ürün Piyasaları İzleme ve Değerlendirme Komitesi’nin, 9 Aralık 2014 tarihinde kurulduğunu anımsatarak, Komitenin sekretaryasının 27 Aralık 2016 tarihinde Merkez Bankası’na devredildiğini belirtti. DAR GELİRLİ NE YAPSIN? Gıda fiyatlarındaki önlenemeyen yükselişin, çoğunluğu dar gelirli olan toplumda önemli ölçüde mağduriyete yol açtığına da değinen Gürer, “Açlık sınırı asgari ücrete denkleşti. 4 kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı ise 10 bin liraya dayandı. Temel gıda ürünlerindeki fiyat artışı öyle hızlı yükseliyor ki, bir ay önce alınan bir gıda ürününü bir ay sonra almaya kalktığınızda neredeyse aynı parayla yarısı kadar ürün alabiliyorsunuz. Bu tablo için bir an önce siyasi iktidar girişimde bulunmalı, sorununun çözümü için mesai harcamalı ve radikal tedbirler almalıdır Serbest piyasa ekonomisinin, gıdada serbest soygun uygulaması olarak devam etmesi dar gelirlileri vurmaktadır. Bu sebeple sağlıklı ve yeterli beslenme sağlanamamakla birlikte mağduriyetler de artmaktadır” dedi.